e-Bülten Haberleri

dunya saati#EvdeKal diyerek Dünya Saati bu yıl geçtiğimiz yıllardan farklı olarak sadece dijitalde gerçekleştirildi.

Dünya çapında milyonlarca insan doğa ve insanlık için dayanışma adına evlerinde ışıklarını kapatarak destek oldular.

Sürdürülebilir kalkınmanın insana yatırım ve doğal kaynakların bilinçli kullanımı ile gerçekleşeceğine inanan bir anlayışla faaliyet gösteren Panasonic Life Solutions Türkiye, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için yürüttüğü projelerle hayata değer katmaya devam ediyor. Sürdürülebilirliği kurumsal bir değer olarak ele alan Panasonic Life Solutions Türkiye, son yedi yıldır olduğu gibi 2020 Dünya Saati etkinliğine ana sponsorluk desteğini sürdürdü. WWF’in doğal alanların ve türlerin yok oluşuna, iklim krizine dikkat çekmek için dünya genelinde ışıkların bir saat kapatılması çağrısı yaptığı ‘Dünya Saati’, bu yıl 28 Mart 20.30-21.30 saatleri arasında, doğa ve insanlık için dayanışma adına, Dünya Dayanışma Saati temasıyla gerçekleşti.

"Doğa ve İnsana Dair Yeni Bir Başlangıç" İçin, Işıklar Bir Saatliğine Kapatıldı…

WWF’in doğal alanların ve türlerin yok oluşuna, iklim krizine dikkat çekmek için 2007’den bu yana dünya genelinde ışıkların bir saat kapatılması çağrısı yaptığı ‘Dünya Saati’, bu yıl 28 Mart Cumartesi akşamı 20.30-21.30 saatleri arasında, Panasonic Life Solutions Türkiye ana sponsorluğunda gerçekleşti. Tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle yalnızca evlerden katılımla hayata geçen Dünya Saati ile dijital mecralar üzerinde büyük bir etkileşim sağlanarak, önemli bir farkındalık oluşturuldu. “Dünya Dayanışma Saati” temasıyla düzenlenen Dünya Saati ile içinde bulunduğumuz zorlu süreçte küresel zorluklarla baş etmek için dayanışmanın önemine farklı bir şekilde dikkat çekilmiş oldu.

Dünya saati bir etkinlikten fazlası…

Bir hareket…

Bu yıl Dünya Saati içinde bulunduğumuz zorlu süreçte ,küresel zorluklarla baş etmek için dayanışmanın önemine dikkat çekiyor.. Doğa ve İnsanlık için dayanışma” çağrısı yapıyor.

7

Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesi Genel Tebliği  Sıra No:1’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sıra No:2) 05.02.2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

Yönetmeliğe aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

Geri Kazanım Katılım Payı Beyannamesi Genel Tebliği

ikliminAvrupa Birliği Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) kapsamında desteklenen T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Ağustos 2017 tarihinden bu yana yürütülmekte olan “İklim Değişikliği Alanında Ortak Çabaların Desteklenmesi (İklimIN) Projesi" kapsamında çağımızın en önemli küresel sorunu olan iklim değişikliği alanında bilinç artırmak, küresel ve ulusal düzeyde çevre sorunlarına dikkat çekmek, duyarlılığı artırmak için yürütülen hibe programı, eğitimler ve iletişim faaliyetleri kapsamında yaklaşık 4 milyon 215 kişiye ulaşıldı.

30 ay boyunca uygulanan İklimIN Projesi, 5 Şubat 2020 tarihinde Kapanış Konferansı ve Töreni ile sona erdi. Kapanış Konferansı ve Töreni ünlü oyuncu, senarist ve UNDP İyi Niyet Elçisi Mert Fırat’ın katılımı ve sunumu ile gerçekleşti. Projeye ilişkin sonuçların paylaşıldığı Kapanış Konferansı ve Töreni’nde proje sonuçlarının paylaşılmasının ardından Mert Fırat’ın moderatörlüğünde bir panel gerçekleştirildi. Proje kapsamında oluşturulan İklim Değişikliği Ulusal İletişim Stratejisi ve Planı sunuldu ve 37 hibe projesinin temsilcilerinin katılımlarıyla İklimIN kapsamında yürütülen yerel çabalar katılımcılar ile paylaşıldı.

30 ay süresince uygulanan, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen projenin toplam bütçesi 5 milyon 331 bin 085 Avro.

Projenin en önemli faaliyetlerinden biri olan hibe programı kapsamında 27 ilde yürütülen 37 projeye toplam 3 milyon 500 bin Avro fon sağlandı; 714 bin kişiye doğrudan ulaşıldı. 13 Büyükşehir Belediyesi, 11 Üniversite, 9 yerel kamu kurumu ve 4 Sivil Toplum Kuruluşu ile yenilenebilir enerji uygulamalarından, yeşil altyapı planlamaya, ormancılık ve ağaçlandırma çalışmalarından strateji ve eylem planları hazırlanmasına kadar pek çok alanda yürütülen hibe projeleri ile yerel çabalar desteklendi.

gekap toplantisi isoÇevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından İlk kez hayata geçirilen ve ilk beyan tarihi Şubat ayı sonu olan Geri Kazanım Katılım Payı (GEKAP) uygulaması hakkında sanayicilerin bilgilendirilmesi amacıyla 19 Şubat 2020’de Bakanlık uzmanlarının da katılımıyla “GEKAP Uygulamaları Bilgilendirme Toplantısı” Odakule’de yapıldı. 400’ün üzerinde sanayi temsilcisinin katılım gösterdiği toplantının açılış konuşmasını İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Çevre ve Enerji İhtisas Kurulları Başkanı Mustafa Tacir gerçekleştirdi.

Mustafa Tacir konuşmasında, tek bir fabrikada üretime konu olan on binlerce kalem ürün için tek tek bu ürünlerin kapsamda olup olmadığının anlaşılması ve yorumlanmasının karmaşık ve zorlu bir süreç olacağını vurgulayarak cezalarla karşılaşmamak adına çok kısıtlı zamanda konunun tüm detaylarının öğrenilmesi gerektiğini ifade etti.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü’nden Nurcan Yağmur ve Şule Yetkin’in akabinde EY Türkiye’den Sercan Bahadır tarafından yapılan sunumlar sonrası gerçekleşen panelde sanayicilerden gelen sorular panelistler tarafından yanıtlandı.

Çevre Kanunu’nda yapılan değişiklik ile kısaca GEKAP olarak ifade edilen “geri kazanım katılım payı” beyan ve ödeme yükümlülüğü, 10 Aralık 2018 tarihinde kanunun ekindeki listede yer alan ürünleri piyasaya süren üretici ve ithalatçılar ile ambalajlı ürün piyasaya sürenler için 2020 itibariyle hayata geçti. GEKAP’a ilişkin olarak 31 Aralık 2019’da yönetmelik, 5 Şubat 2020’de genelge ve son olarak 7 Şubat 2020’de uygulama usul ve esasları yayımlandı.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile UNDP ortaklığı ile geliştirilen ,Türkiye’de İklim Uyum Eyleminin Güçlendirilmesi Projesi 26 Şubat 2020 günü Ankara’da düzenlenen açılış toplantısı ile başladı.

iklim uyum 1Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti finansal desteği ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile UNDP ortaklığı ile geliştirilen proje kapsamında ulusal iklim değişikliğine uyum politikaları için daha iyi karar verme araçları oluşturulması ve kentsel uyum planlama çözümlerinin sunularak AB ve uluslararası toplumla iklim değişikliğine uyum için kapasite geliştirme ve ağ oluşturma faaliyetlerinde bulunulması planlanıyor.

Ayrıca iklim değişikliğine uyum eylemini uygulamak için bir “uyum hibe programı” da sunacak olan proje, Türkiye’de iklim değişikliğine uyum için uygun bir ortam oluşturmayı planlıyor.

Proje ile ayrıca ilgili kamu kurumları ile yerel yönetimler, bölgesel kalkınma ajansları, odalar, sendikalar, üniversiteler, araştırma enstitüleri ve sivil toplum örgütlerine ulaşılması hedefliyor.

UNDP tarafından yayınlanan basın açıklamasına göre toplantı Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Sukhrob Khojimatov, Avrupa Birliği Delegasyonu Temsilcisi Angel Gutierrez Hidalgo, Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü AB Mali Yardımları Dairesi Başkanı İsmail Raci Bayer ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Sebahattin Dökmeci’nin açılış konuşmaları ile başlarken toplantıda, yapımcı/yönetmen Güven İslamoğlu ve UNDP Türkiye İklim Değişikliği ve Çevre Portföy Yöneticisi Nuri Özbağdatlı da birer konuşma yaptı.

Konuşmasında iklim değişikliğinin ekonomik, sosyal ve çevresel etkileri olduğunun da altı çizen (UNDP) Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Sukhrob Khojimatov şunları söyledi;

“Türkiye’de iklim kaynaklı krizlerin sayısı artıyor. Geçtiğimiz 20 yılda bu krizler 1995-2000 yıllarına kıyasla altı kat arttı. Dayanıklı altyapı çalışmaları, iklim değişikliğiyle mücadelede kilit rol oynayacak.”

Avrupa Birliği Delegasyonu Temsilcisi Angel Gutierrez Hidalgo ise “İklim eylemi için herkese ihtiyacımız var, hepimiz risk altındayız” derken ayrıca Paris Anlaşması için uluslararası aksiyonlar alınması gerektiğini belirtti ve Avrupa Yeşil Sözleşmesinin sadece AB değil bölge için de iklim krizinin çözümünde bir fırsat olduğunun altını çizdi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Sebahattin Dökmeci de Türkiye’nin iklim ile ilgili felaketlerden dolayı 2017 yılında, özellikle Karadeniz ve Akdeniz’de sel ve heyelan gibi felaketlerde ciddi kayıplar yaşandığını ve ekonomik kaybın 2 Milyar ABD Doları düzeyine ulaştığının altını çizerken, Bakanlık olarak düşük karbon tabanlı ekonomi için stratejik projeler yaptıklarını kaydetti.

Bilgi için; iklimuyum.org