e-Bülten Haberleri

tetrapakTetra Pak, TEMA Vakfı tarafından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Millî Eğitim Bakanlığı iş birliğiyle hayata geçirilen “Sıfır Atık Eğitim Projesi”ne desteğini sürdürmeye devam ediyor.

Sıfır Atık Eğitim Projesi’ni destekleyen Türkiye’deki ilk ve tek özel kurum olan Tetra Pak, temiz ve sağlıklı bir dünya için çalışmalarına devam ediyor. TEMA Vakfı tarafından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Millî Eğitim Bakanlığı iş birliğinde 2018 yılında başlatılan ve Tetra Pak’ın desteğiyle 2019 senesinden itibaren yaygınlaştırılan “Sıfır Atık Eğitim Projesi”nde, çocuklara çevre bilinci, doğa dostu tüketim alışkanlıkları ve atık yönetimi konularında farkındalık kazandırılması hedefleniyor.

Eğitim Portalı sayesinde 81 ilde binlerce çocuğa ulaşılıyor

Sıfır Atık Eğitim Projesi’nde, 5D modeliyle çocuklara, “sıfır atık” kavramının tanıtılması, bu kapsamda çocukların gündelik yaşamlarında atıkları nasıl azaltacakları, nasıl daha az tüketecekleri ve farklı şekillerde nasıl değerlendirebilecekleri konularında farkındalık sağlanması amaçlanıyor. Doğal varlıkların doğru kullanılması ve israfın önlenmesi konularını da kapsayan 5D modeli; “Düşün ve Gerekli Değilse Tüketme”, “Daha Az Tüket”, “Değerlendir, Yeniden Kullan”, “Değiştir, Farklı Amaçla Kullan”, “Dönüştür, Doğa Kazansın” prensiplerinden oluşuyor.

Projenin uygulama alanını 81 ile çıkarmak ve Türkiye’nin dört bir yanında bulunan çocuklara ulaşmak için hayata geçirilen “Sıfır Atık Eğitim Portalı” ise öğretmenlerin kullanımına açık bir kaynak sağlıyor. Okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise seviyelerinde tüm öğretmenlerin erişebildiği portalda sunumlar, posterler, proje önerileri, çevrim içi oyunlar ve animasyon filmlerin de aralarında bulunduğu zengin eğitim içerikleri ve materyaller bulunuyor.

Ayrıca TEMA Vakfı’nın Tetra Pak iş birliği ile saha uygulamaları için geliştirdiği “kutu oyunları” sayesinde, 2019-2020 yıllarında okul öncesi ve ilkokul seviyesindeki çocuklar “sıfır atık” kavramını eğlenerek deneyimleme olanağı buluyor. 2021 yılı itibarıyla her iki seviye için geliştirilen “Sıfır Atık” ve “Sıfır Atık İçin 5D” adlı eğlenceli ve interaktif kitaplar çocuklarla buluşturuluyor.

Konstantin Kolesnik: “Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için çalışıyoruz”

Konuyla ilgili bir açıklamada bulunan Tetra Pak Türkiye Genel Müdürü Konstantin Kolesnik “Çevre ve sürdürülebilirlik ambalaj sektörünün en önemli gündem maddeleri arasında yer alıyor. Biz de sadece gıdayı değil, insanı ve gezegeni korumaya yönelik bir yaklaşım ile hareket ediyoruz. Bu bakış açısıyla desteklediğimiz “Sıfır Atık Eğitim Projesi” ile geleceğin yetişkinleri olacak çocuklarımıza sürdürülebilir yaşam alışkanlıkları kazandırmayı hedefliyoruz. TEMA Vakfı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Millî Eğitim Bakanlığı iş birliği ile hayata geçirilen ve desteklediğimiz “Sıfır Atık Eğitim Projesi” kapsamında okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise seviyesinde binlerce çocuğumuza ulaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.

Ataç: “Tüm öğretmenlerin kullanımına açık dijital bir kaynak”

TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç ise; “Sıfır Atık Eğitim Projesi, Türkiye için çevreyi korumak açısından çok mühim ve bizim de çok önem verdiğimiz bir proje. Proje ile çocukların, doğal varlıkların korunması, doğa dostu tüketim alışkanlıkları, atık yönetimi gibi konularda farkındalık kazanmalarını ve ‘sıfır atık’ yaklaşımını benimsemelerini hedefliyoruz. Eğitimleri tüm Türkiye'ye yaymamız gerektiğinden yola çıkarak, 2019 yılında, öğretmenlerin sınıf içi etkinliklerde kullanmaları amacıyla sıfır atık konulu eğitim içeriklerinin ve materyallerinin bulunduğu Sıfır Atık Eğitim Portalı’nı açtık. Bu alanda tüm öğretmenlerimizin kullanımına açık bir dijital kaynak olan portal sayesinde 2020 yıl sonu itibarıyla yaklaşık 177 bin çocuğa ulaştık” dedi.

2021’de 150 bin çocuğa daha ulaşılması hedefleniyor

Proje, 2020 yılında ÇEVKO tarafından düzenlenen Yeşil Nokta Sanayi Ödülleri’nde “Çevre Konulu Sosyal Sorumluluk” kategorisinde ve Sürdürülebilir İş Ödülleri’nde de “İş birliği” kategorisinde ödüle layık görüldü. İki senede yaklaşık 214 bin çocuğa ulaşan “Sıfır Atık Eğitim Projesi” ile 2021’de eğitim etkinlikleri ve Sıfır Atık Eğitim Portalı aracılığıyla 150 bin çocuğa daha ulaşılması hedefleniyor.

kuraklikDünyanın en saygın iklim bilimi kuruluşu olan, hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (The Intergovernmental Panel on Climate Change – IPCC) altındaki Çalışma Grubu I, İklim Değişikliği 2021: Fiziksel Bilim Temeli raporu yayınlandı.

Rapor, dünyanın iklim sistemlerinin nasıl değiştiğine yönelik çok önemli bilimsel bulgular içeriyor. 234 bilim insanı ve 195 hükümet tarafından onaylanan çalışma, iklim bilimindeki en güncel veri ve analizleri bir araya getiren ve IPCC tarafından 2014’de yayınlanan 5. Değerlendirme Raporu (AR5) ile bilim camiasında dönüm noktası olarak kabul edilen 1,5°C Özel Raporu’ndan (SR1.5) bu yana en önemli güncelleme olarak kabul ediliyor.

Raporda öne çıkan temel bulgular ise şu şekilde:

  • Bilim insanlarının, gezegenin insan faaliyetleri sebebiyle ısındığına dair şüphesi bulunmuyor.
  • İlişkilendirme bilimi, insanlığın iklim sistemi üzerindeki etkisine dair kanıtlar sunuyor. İnsan kaynaklı emisyonlar, gezegenin değişmesine ve daha az istikrarlı hale gelmesinin temel sorumlusu olarak görülüyor.
  • Gerçekleştirilen tüm senaryolarda gezegenin en az 1,5°C ısınacağı öngörülüyor. Emisyon azaltımı kapsamında en iddialı adımların atıldığı senaryoda dahi, 2030’lu yıllara gelindiğinde gezegen 1,5°C ısınıyor, yine bu yıllarda 1,6°C’yi aşıyor, ancak yüzyılın sonunda sıcaklıklar yeniden 1,4°C’ye düşüyor.

Metan emisyonları endişe veriyor

  • Bilim insanları, yakın vadede CO2 dışındaki sera gazlarıyla mücadele etme ihtiyacını net şekilde ortaya koyuyor. Sera gazı etkisi yüksek olan metan gazının emisyonları, bu kapsamda özellikle endişe veriyor.
  • Dünyadaki doğal yaşamın, daha fazla ısınma nedeniyle zarar göreceği öngörülüyor. Bu nedenle kara ve okyanus ekosistemlerinin kapasitesinin, iklim sorununu çözmemize yardımcı olma anlamında sınırlı etkisi bulunduğu öne sürülüyor.
  • Isınmayı durdurmak istiyorsak, karar vericilerin net sıfır emisyon planlarını hayata geçirmesi gerekiyor. Karbondioksitin atmosfer dışında depolanmasına yönelik teknolojiler net sıfır emisyon planlarının önemli araçları arasında yer alıyor. Ancak bu teknolojilerin kullanımının, yalnızca hızlı ve derin emisyon azaltımlarına eşlik ettiği durumda fayda sağlayacağı belirtiliyor.
  • Atmosferin kaldırabileceği ek CO2 yükünü değerlendirmenin basitleştirilmiş yolu olan karbon bütçesine ilişkin öngörüler, önceki raporlardan bu yana iyileştirildi. Ancak bilimsel hesaplamalardaki iyileştirmeler, kalan karbon bütçesinde büyük ölçekli bir değişiklik olmadığını gösteriyor.

pepsi cola logoPET ŞİŞELER FORMAYA DÖNÜŞÜYOR ! PET AMBALAJ ATIKLARININ TOPLANMASI ve GERİ DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞ PET AMBALAJ ATIKLARINDAN FORMA ÜRETİMİ PROJESİ

PEPSİ, 1991 yılında kurucuları arasında yer aldığı ve halen aktif olarak üyesi bulunduğu ÇEVKO Vakfı ile iş birliği içerisinde 30.03.2021 tarihinde bir protokol imzalayarak PET ambalaj atıkları özelinde bir çalışma başlatmıştı. PET AMBALAJ ATIKLARININ TOPLANMASI ve GERİ DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞ PET AMBALAJ ATIKLARINDAN FORMA ÜRETİMİ PROJESİ kapsamında, Türkiye Spor Yazarları Derneği temsilciliklerinin yer aldığı ve atıkların toplanması organizasyonun sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilebileceği Ankara, Eskişehir ve İzmir illeri proje bölgesi olarak belirlenmişti.

Belirlenen illerde Ankara için Yenimahalle, Eskişehir için Tepebaşı, İzmir için Karşıyaka Belediyeleri ile işbirliği yapılmıştır. Bütçe ve toplanabilecek atık miktarları dikkate alınarak her bir belediye için 12 adet olmak üzere, toplam 36 adet PET Toplama Konteyneri projeye özel olarak tasarlamış ve imal ettirilmiştir. Özel tasarım bu 36 konteyner, proje başlangıcında çok kısa sürede ürettirilerek, belediyelerin de desteği ile proje alanlarındaki ihtiyaca göre noktasal olarak yerleştirilmiştir. Söz konusu konteynerler, teslim tutanakları ile belediyelere, proje sonunda onlara hibe edilecek şekilde teslim edilmiştir.

Noktasal olarak yerleştirilen tüm bu konteynerler, ÇEVKO desteği ile oluşturulan, atık toplama ve yönetimi uygulaması olan “Nereye Atayım ? “ ile entegre edilmiştir. Halihazırda ülke genelinde; 200’in üzerinde belediye ve 100’ün üzerine lisanslı işletme tarafından kullanılan söz konusu uygulamaya proje özelinde üretilen PET Toplama Konteyneleri entegrasyonu için özel QR kodlu etiketler üretilerek üzerlerine yapıştırılmış ve konteynerler dijital haritalara gerçek koordinatları ile işaretlenmiştir. Bu sayede, konteynerler belediye sistemlerine entegre edilmiş olup, konteyner bazında toplanan atık miktarlarının takibi mümkün olmuştur.

Proje kapsamında atık toplama operasyonu 30.06.2021 sonuna kadar uzatılarak devam ettirilmiştir. Proje süresince özellikle salgın kaynaklı sokağa çıkma yasakları, azalan sokakta tüketim, artan hijyenik kaygılara rağmen toplamda 2.199 kg. PET ambalaj atığı toplanmıştır.

Proje kapsamında, tasarımı Pepsi tarafından gerçekleştirilen 500 adet forma, PET ambalaj atıklarının geri dönüştürülmesi ile elde edilen %100 geri dönüştürülmüş sertifikalı forma da ürettirilmiştir. ( Ek 3 – Kumaş Sertifikası ) Üretilen formalar 16.04.2021 tarihinde 200 adet ve 22.04.2021 tarihinde 300 adet olmak üzere belirtilen adreslere teslim edilmiştir

 

CİPS AMBALAJLARI HALI SAHAYA DÖNÜŞÜYOR ! CİPS AMBALAJ ATIKLARININ TOPLANARAK GERİ DÖNÜŞÜME GÖNDERİLMESİ PROJESİ

PEPSICO ve ÇEVKO Vakfı iş birliklerine bir yenisini ekleyerek, grup şirketlerinden FRİTO LAY GIDA SANAYİ VE TİCARET A.Ş. ile birlikte cips ambalaj atıkları özelinde bir çalışmayı mart ayı ortalarında saha uygulamaları ile başlatmıştır. Mayıs sonunda bitmesi planlanan bu çalışma, salgından kaynaklanan nedenlerden ötürü tarafların mutabakatı, toplama faaliyetlerini gerçekleştiren lisanslı firmaların ve Migros’un desteği ile haziran ayı sonuna kadar uzatılmıştır.

Cips ambalaj atıklarının toplanması organizasyonun sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilebileceği İstanbul ve Kocaeli illeri proje bölgesi olarak belirlenmiştir. Belirlenen bölgede İstanbul için üç, Kocaeli için iki ilçe belediye sınırları içerisinde yer alan 61 adet Migros mağazası projeye dahil edilmiştir.

Proje için yedekleri ile birlikte özel olarak hazırlanmış olan 90 adet atık kutusunun mağazalara dağıtımı, toplama sürecini gerçekleştiren firmalar aracılığı ile gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda İstanbul’da 80, Kocaeli’de 10 adet atık kutusunun teslimi tutanak karşılığı olarak gerçekleştirilmiştir.

İstanbul için belirlenen Avcılar, Bakırköy, Esenyurt Belediyeleri sınırları içerisinde yer alan 55 adet mağazadan toplama faaliyetleri lisanslı firma olarak Obalılar Kağıt Metal Plastik Cam Toplama Ayırma İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından gerçekleştirilmiştir.

Kocaeli için belirlenen Derince ve Körfez Belediyeleri sınırları içerisinde yer alan 6 adet mağazadan toplama faaliyetleri lisanslı firma olarak Çevre Hurda Kağıtçılık Tic. Ltd. Şti. tarafından gerçekleştirilmiştir.

AB üyesi 27 ülke ve Avrupa Parlamentosu tarafından onaylanmak üzere 10'dan fazla yasa tasarısı açıklandı.

Bunlar arasında uçak yakıtlarının vergilendirilmesi, petrol ve dizel arabaların satışının 20 yıl içinde yasaklanması gibi tedbirler var.

Ancak bu önerilerin nihai şeklini alması için müzakerelerin aylarca sürmesi bekleniyor.

"Karbon nötr olmak", bir kişi veya kurumun saldığı sera gazlarını dengelemek ve net olarak sıfır sera gazına ulaşabilmek için, salınan sera gazı miktarına eşdeğer sera gaz salımına engel olacak projeler gerçekleştirmesi anlamına geliyor.

AFP'ye konuşan kaynaklar, önerilerle ilgili son değişiklikler yapılırken, AB'nin yürütme organı olan Avrupa Komisyonu'nda bazı ciddi çatışmaların yaşandığını ifade etti.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, "Şimdi harekete geçerek bazı şeyleri farklı yapabilir… Ve daha iyi, daha sağlıklı ve daha müreffeh bir gelecek seçebiliriz" dedi.

ABKomisyon başkanı, "Sadece kendi kuşağımızın değil çocuklarımızın ve torunlarımızın da iyiliğini güvenceye almak bizim kuşağa düşen bir görev. Avrupa bu konuda liderliğe hazır" diye konuştu.

Sunulan önlemlerin AB içindeki uçuşların fiyatının yanı sıra konutların doğal gaz faturalarının da artmasına neden olması bekleniyor. Konutların yalıtımı konusunda maddi yardım sunulacağı belirtiliyor.

AB iklim politikalarından sorumlu Frans Timmermans, bu konuda hem yurttaşlara hem de sanayicilere görev düştüğünü belirterek "Bunu iyi amaçlar için yapıyoruz. İnsanlığa mücadele şansı vermek için yapıyoruz" dedi.

Havayolu şirketleri ile otomotiv imalatçılarının yanı sıra, sanayide kömürün önemli bir yer tuttuğu Doğu Avrupa ülkelerinin de bu planlara tepki göstermesi bekleniyor.

Reuters'a konuşan bir AB diplomatı, paketin başarısının gerçekçi ve sosyal bakımdan adil olmasına, ekonomik dengeleri de bozmamasına bağlı olduğunu belirterek, "Amaç, ekonomiyi durdurmak değil yeni bir seviyeye çıkarmak" dedi.

AB'nin iklim değişikliğine karşı sunduğu en kapsamlı önlemler olarak nitelenen paket, karbon salımının 2030'a kadar 1990 seviyesinden yüzde 55 aşağı çekilmesi hedefine istinaden 'Fit for 55' (55 için uygun) adıyla anılıyor.

AB, 2019'da yüzde 24 seviyesine ulaşmıştı.

Pakette yer alan bazı öneriler şöyle:

  • Otomobiller için emisyon sınırlarının daha da sıkılaştırılması (petrol ve dizelle çalışan yeni araç satışlarının 2035'te son bulması bekleniyor)
  • Uçak yakıtlarına vergi uygulanması, düşük karbon alternatiflere 10 yıl vergiden muafiyet
  • Karbon sınır vergisi adıyla, çelik ve beton gibi ürünlerin ithalatı için AB dışındaki imalatçılara daha fazla vergi uygulanması
  • AB içerisinde yenilenebilir enerjinin artırılması yönünde daha yüksek hedefler belirlenmesi
  • Enerji tasarrufu bakımından sorunlu binaların daha hızlı yenilenmesi konusunda ülkelerin adım atması

AB Komisyonu, 2030'a kadar karbon emisyonunu yüzde 55 azaltma hedefine dair yol haritasını geçen Eylül ayında açıklamış, AB'nin 1,8 trilyon Euro tutarındaki uzun vadeli bütçesinin en az yüzde 30'unun iklimle ilgili önlemlere harcanacağını açıklamıştı.

Bu hedef ve önlemler, iklim değişikliğine karşı mücadele kapsamında başta karbondioksit (CO2) olmak üzere atmosferde kirlenmeye yol açan emisyonun azaltılması yönünde küresel çabaların bir parçası.

2016'da imzalanan Paris İklim Anlaşması, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin sınırlı tutulması için küresel ısınmanın 2 santigrat derecenin altında ve tercihen 1,5 derece ile sınırlanmasını hedefliyor.

İklim krizi raporu: Kriz yoksulları vuracak, dünya hazır değil

Levent KurnazTürkiye’de sürdürülebilir geri dönüşüm sisteminin öncü savunucusu ÇEVKO Vakfı, 30. Yıl Söyleşileri ile tüm dikkatleri iklim krizine ve sürdürülebilirliğe çekiyor. ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu’nun EGD Küresel Isınma Kurultayı Komitesi işbirliğiyle hazırladığı söyleşilerin bu seferki konuğu, Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. M. Levent Kurnaz oldu.

İklim Değişikliği ve Döngüsel Ekonomi konularında da düşünsel önderlik yapan kuruluşlar arasında yer alan ÇEVKO Vakfı’nın “30. Yıl Söyleşileri”, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) işbirliğinde gerçekleşiyor. EGD Başkanı Celal Toprak’ın moderatörlüğünde, ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer’in de katılımıyla düzenlenen çevrim içi söyleşilerin ağustos ayındaki konuğu, Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. M. Levent Kurnaz oldu. Söyleşide, iklim değişikliği ile mücadelede dünyada ve ülkemizdeki durum ile sürdürülebilirlik çözümleri ele alındı.

Çevrim içi toplantının açılışını yapan ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, iklim krizinin her geçen gün kendini tüm dünyada ve ülkemizde daha fazla hissettirdiğini; bu krize karşı bireylerin, sivil toplumun, sanayinin, ulusun temsilcilerinin ve özellikle kamu otoritelerinin planlı eylemlerinin artık hızlanması gerektiğini belirtti. ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu’nun, Paris Anlaşması’nın BM’de imzalanmasının ardından 2016 yılında kurulduğunu, görevinin toplumda bu konuda farkındalık yaratmak ve eyleme geçmeyi hızlandırmak olduğunu kaydetti. EGD Küresel Isınma Kurultayı Komitesi işbirliğiyle hazırlanan iklim krizi ve sürdürülebilirlik söyleşilerinin 2021 yılı boyunca süreceğini sözlerine ekledi.

Ekonomi Gazetecileri Derneği Başkanı Celal Toprak da, EGD Küresel Isınma Kurultayı Komitesi’nin bu konuda uzun yıllardır çalışmakta olduğu kaydetti. İklim değişikliği hakkında toplumda farkındalığın yaratılması için ÇEVKO Vakfı başta olmak üzere tüm ilgili kurumlarla işbirliği yaptıklarını belirtti.

Prof. Dr. M. Levent Kurnaz, konuşmasında tarih boyunca dünya üzerinde yaşanan sıcaklık değişimleri ve insan nüfusu arasındaki ilişkiye vurgu yaparak, dünyadaki insan yaşamının sürdürülebilirliği açısından içinde bulunduğumuz ekosistemin dirençliliğinin önemine dikkat çekti. Prof. Dr. M. Levent Kurnaz, 1900 yılından bu yana artış gösteren küresel ortalama sıcaklık değerlerinin, 2020 yılında en yüksek düzeye ulaştığını söyledi.

Sera gazı salımları ve bunların toplamda üçte birini oluşturan karbon dioksitin küresel ısınma üzerinde doğrudan etkisini bilimsel verilerle gösteren Levent Kurnaz, bu durumun son zamanlarda yaşanan doğal afetlerle ilişkisi üzerine de bilgiler vererek, iklim değişikliği ve bundan kaynaklanan olumsuzlukların, küresel toplumun tehditler gündeminde ilk sırada yer aldığını da ifade etti. 2020 yılında Dünya Ekonomik Forumu’nun öncelikli 5 gündem maddesinin, “hava durumundaki aşırılıklar”, “iklim değişikliği ile mücadele eylem yetersizliği”, “doğal afetler”, “biyolojik çeşitlilikte kayıplar”, “insan kaynaklı çevre felaketleri” olarak tamamen çevre konularından oluştuğunu belirtti.

İklim değişikliği tehdidinin büyüklüğüne ve yakınlığına dikkat çeken Prof. Dr. M. Levent Kurnaz, bu tehdidi önlemede bireylere de önemli görev ve sorumluluk düştüğünü ifade ederek; giyim, kuşam, tüketim alışkanlıklarından seyahat tercihlerine, gıda maddesi tüketim ve saklama tercihlerine birçok alanda yapılabilecekleri ve yapılması gerekenleri anlattı.

İzlemek için tıklayınız.