e-Bülten Haberleri

ShuraSHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Alkım Bağ Güllü, "Halihazırda, AB'nin 'Fit for 55' anlaşması kapsamında 2030 yılına kadar 5,6 milyon ton yeşil hidrojen üretimi öngörülüyor. Temiz enerji üretiminde Türkiye'nin Avrupa ülkeleri içinde temiz enerji üretim kalitesinin yüksek olduğunu, maliyet anlamında diğer bölgelere kıyasla daha rekabetçi bir şekilde temiz enerji üretebileceğini söyledi.

Mart başında AB Komisyonu'nun "REPowerEU" adlı ortak eylem planını yayınladığını anımsatan Güllü, "Halihazırda, AB'nin 'Fit for 55' anlaşması kapsamında 2030 yılına kadar 5,6 milyon ton (Mt) yeşil hidrojen üretimi öngörülüyor. REPowerEu eylem planı kapsamında ise, buna ek olarak 15 milyon ton yeşil hidrojen üretimi hedefleniyor ve böylelikle Rusya'dan alınan yıllık 25 ila 50 milyar metreküplük doğal gazın ikame edilebileceği belirtiliyor." diye konuştu.

Güllü, bu yayınlanan yeni hedeflerin, Rusya ile Ukrayna krizi öncesindeki AB'nin hidrojen stratejisi hedeflerinin ötesine geçtiğini ifade etti.

Eylem planı dahilinde AB için doğal gaz ithalatının azaltılmasında öne çıkan en önemli unsurlardan birinin de elektrifikasyon imkanlarından azami faydalanılması olduğuna işaret eden Güllü, şöyle konuştu:

 

yemek sepetiTürkiye'nin hızlı ticaret platformu Yemeksepeti, sürdürülebilirlik alanında sektöre yeni bir ilki kazandırdı. Her gün 27 milyonu aşkın kullanıcısına ihtiyaçlarını hızla ve güvenle ulaştıran Yemeksepeti, 2020 ve 2021 yıllarına ait karbon emisyonlarını İzmit Derince bölgesinde oluşturduğu iki ormanla dengeledi.

Yemeksepeti, h-ticaret, dijitalleşme ve girişimcilik alanlarında Türkiye'ye kazandırdığı yeniliklerin yanı sıra sürdürülebilirlik alanında da sektörde bir ilke imza attı.

Yemeksepeti, Yemeksepeti Banabi ve Yemeksepeti Mahalle kapsamındaki tüm ofis ve depo operasyonları ile saha ekibinin yakıtlarından kaynaklanan karbon emisyonlarına karşılık iki ormanı doğaya kazandırdı.

Yeni ormanlaşma projeleri ile birlikte ise Yemeksepeti, her sene, karbon ayak izini düzenli olarak hesaplayarak, doğadaki emisyon izlerinin dengelenmesi adına gereken tüm çalışmaları yerine getireceğinin sözünü veriyor.

Yemeksepeti ormanları kurumun dünyaya verdiği değerin bir göstergesi olmasının yanı sıra tüm kurum ve kuruluşlara bir çağrı niteliği taşıyor. İklim krizine karşı mücadelede birlikte hareket etmenin önemine vurgu yapan Yemeksepeti, başta hızlı ticaret sektörü olmak üzere tüm iş dünyasını sorumluluk almaya, tüketicileri de bilinçli seçimlerle bu harekette yer almaya davet ediyor. İmza attığı her projeye yaratıcılık unsurunu da katan Yemeksepeti, karbon ayak dengeleme süreçlerini de yakında duyuracağı büyük çaplı bir iletişim çalışması ile anlatacak.

DalianDalian Kimyasal Fizik Enstitüsü ve Zhuhai Futian Enerji Teknolojisi tarafından geliştirilen, dünyada bir ilk olan tesis, karbondioksiti hidrojenleyerek yeşil yakıtlara dönüştürerek atmosferdeki karbondioksit miktarını azaltmaya yardımcı olabilecek. 4 Mart’ta teknoloji değerlendirmesinin başarıyla sonuçlandığı bildiren tesis karbondioksitten yılda 1.000 ton benzin üretecek.

Kaynak: https://interestingengineering.com/pilot-project-hydrogenating-green-fuel

BMNairobi‘de gerçekleşen BM Çevre Asamblesi’nin toplantısında ilk kez plastik kirliliği ile mücadele etmek üzere yapılacak bir çerçeve anlaşma üzerinde uzlaşıldı. Karar, Paris İklim Anlaşması'ndan sonraki en 'yeşil anlaşma' olarak nitelendirdi.

Uluslararası toplum, dünyanın büyüyen plastik sorununu frenlemek için ilk kez bir çerçeve üzerinde anlaştı. Birleşmiş Milletler tarafından dün kabul edilen karar, “plastik kirliliğini sona erdirmek” adına yasal olarak bağlayıcı bir anlaşma geliştirmek için iddialı bir plan ortaya koyuyor.

BM yetkilileri, dünyanın bu ilk küresel plastik kirliliği uzlaşmasını bir “dönüm noktası” olarak nitelendirdi ve 2015 Paris İklim Anlaşması’ndan bu yana en önemli “yeşil anlaşma” olarak tarif etti.

Ruanda Çevre Bakanı Jeanne d’Arc Mujawamariya, “Plastik kirliliği her geçen gün daha da kötüleşirken kaybedecek zaman yok” dedi. “Bu karar, gezegenimizin plastikler içinde boğulmasını önlemeye yönelik küresel çabada tarihi bir dönüm noktasıdır.”

Uluslararası toplum, dünyanın büyüyen plastik sorununu frenlemek için ilk kez bir çerçeve üzerinde anlaştı. Birleşmiş Milletler tarafından dün kabul edilen karar, “plastik kirliliğini sona erdirmek” adına yasal olarak bağlayıcı bir anlaşma geliştirmek için iddialı bir plan ortaya koyuyor.

BM yetkilileri, dünyanın bu ilk küresel plastik kirliliği uzlaşmasını bir “dönüm noktası” olarak nitelendirdi ve 2015 Paris İklim Anlaşması’ndan bu yana en önemli “yeşil anlaşma” olarak tarif etti.

Ruanda Çevre Bakanı Jeanne d’Arc Mujawamariya, “Plastik kirliliği her geçen gün daha da kötüleşirken kaybedecek zaman yok” dedi. “Bu karar, gezegenimizin plastikler içinde boğulmasını önlemeye yönelik küresel çabada tarihi bir dönüm noktasıdır.”

Her yıl milyonlarca ton plastik okyanuslara karışıyor ve kaplumbağaların ve diğer vahşi hayvanların bu da atıklara yakalandığı endişe verici görüntülere sebep oluyor. Everest Dağı bile mikroplastik kirliliğinden kurtulamadı. Ulusal Bilimler Akademisi araştırmasına göre, bu tufana en çok ABD katkıda bulunuyor ve kişi başına yaklaşık 130,1 kilogram plastik üretiyor.

BM kararında, “Yüksek ve hızla artan plastik kirliliği seviyeleri, küresel ölçekte ciddi bir çevre sorununu temsil ediyor. plastik kirliliğinin ortadan kaldırılması için uzun vadede acil önlemler almak için küresel koordinasyonu, işbirliğini ve yönetişimi güçlendirmenin acil gereğini kabul ediyoruz” denildi. 

Bazı ülkeler, eyaletler ve belediyeler plastik atıkları azaltmak için harekete geçmişti. Örneğin Ruanda, on yıldan fazla bir süredir plastik poşetleri yasaklıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde, Sens. Dan Sullivan (R-Alaska) ve Sheldon Whitehouse (DR.I.), dönemin başkanı Trump‘ın 2020’de imzaladığı Denizlerimizi Kurtar 2.0 Yasası da dahil olmak üzere plastik kirliliği konusundaki kongre çabalarına öncülük etti. Ancak bu son hamle, plastik kirliliği sorununu çözmek için şimdiye kadarki en uyumlu uluslararası çaba.

Çevre aktivistleri ve sektör temsilcileri de kararı memnuniyetle karşıladı. Washington Post’a konuşan Dünya Yaban Hayatı Fonu (WWF) plastik atık ve işletme başkanı Erin Simon, “Karar, ürecin bu aşamasında gerekli olduğunu düşündüğümüz tüm kritik bileşenlere sahip” dedi. Bir ticaret derneği olan Uluslararası Kimya Dernekleri Konseyi yaptığı açıklamada, “Plastik kirliliğini ele almak ve anlamlı bir çözüm geliştirmek adına ortak bir zemin bulmak için uzun günler harcayan hükümetleri takdir ediyoruz” diye yazdı.

Uluslararası Çevre Hukuku Merkezi avukatı David Azoulay ise, BM kararının yıllardır hazırlandığını, 2016’da denizlerdeki plastik bağlamında BM Çevre Meclisi’nde ilk kez bu fikrin su yüzüne çıktığını söyledi. Azoulay, “Böyle bir anlaşma tasavvur etmek düşünülemezdi” dedi. 

Azoulay, karardaki başarılardan memnun: Müzakere komitesi plastik üretimine de bakmakla görevlendirildi, anlaşmanın finanse edilmesine yardımcı olacak özel bir fon seçeneği var ve plastik kirliliğinin insan sağlığı üzerindeki etkilerinden bahsediliyor.

Ancak, karardan anlaşmaya geçiş kolay olmayacak. Kar amacı gütmeyen bir grup olan Environment America‘da koruma programını yürüten Steven Blackledge, “Bağlayıcı kurallara yönelmeleri gerçeğini çok iyi bir işaret olarak görüyorum” dedi ve ekledi: “Şeytan ayrıntıda.”

BM müzakere komitesi, nispeten kısa bir süre içinde incelenecek çok sayıda ayrıntıya sahip olacak. Anlaşmanın raporlama standartları, finansman mekanizmaları gibi pek çok madde arasında, belki de en çetrefilli konu olan plastik üretimini de ele alması gerekecek. Azoulay, “Milyon dolarlık soru, sıfırdan plastik üretimini azaltmak hakkında ne kadar konuşacağımızdır” dedi.

Bu konunun tartışmalı olması muhtemel. Konferans öncesinde, kimyasal üreticilerinin ticaret birliği olan Amerikan Kimya Konseyi‘nde plastiklerden sorumlu başkan yardımcısı Joshua Baca, plastik üretiminin kısıtlanması ve düzenlenmesini “çok dar görüşlü bir yaklaşım” olarak nitelendirdi.

Uluslararası Kirleticilerin Önlenmesi Ağı‘nın uluslararası koordinatörü Bjorn Beeler, zaman çizelgesinin tutacağından şüpheli olduğunu söyledi. “İçine girdikçe, bir canavara dönüşecek. İki yıl içinde nasıl bir anlaşma yapabileceğinizi anlamıyorum” dedi ve ekledi: “Ama bu gerçekten ilk adım. Bu anlamlı, bu önemli. ”

Plastik üretimine, kullanımına veya tasarımına kısıtlama getiren herhangi bir anlaşma, ham plastik üreten petrol ve kimya şirketlerinin yanı sıra binlerce ürünü tek kullanımlık ambalajlarda satan tüketim malları devlerini etkileyecek. Ayrıca ABD, Çin, Hindistan, Suudi Arabistan ve Japonya dahil olmak üzere büyük plastik üreten ülkelerin ekonomileri de kararlardan etkilenecek.

Kaynak: Yeşil Gazete

abKomisyon 2030 hedefini %40’dan %45’e çıkaracak plan üzerinde çalışıyor

Avrupa Komisyonu birliğin Rusya’ya olan enerji bağımlılığını azaltmak için yenilenebilir enerji hedefini artırmaya hazırlanıyor.

Komisyonda plan hakkında bilgi veren, Avrupa Komisyonu Enerji Müdürlüğü, Başkan Vekili Mechthild Wörsdörfer konuşmasında Mayıs ayında açıklanacak planda 2030 yılı için yenilenebilir enerji hedefinin, mevcut %40 seviyesinden asgari olarak %45 seviyesine çıkarılması için çalıştıklarını söylerken, bunun enerji fiyatlarını artırma etkisine karşın etki analizini sürdürdüklerini kaydetti.

Wörsdörfer yayınlanacak çalışmada bu hedef doğrultusunda birlik ülkelerinde yenilenebilir enerji yatırımları için izin süreçlerinin hızlanması ile ikili tedarik anlaşmalarının (PPA) yaygınlaşması için çok net ve somut önerilerin yer alacağına da vurgu yaptı.

Mechthild Wörsdörfer ısıtma ve soğutma amaçlı enerji tüketiminin yüksek seviyesine karşın, bu alanlarda yenilenebilir enerji payının artmasına yönelik çok az ilerleme kaydedildiğinin altını çizerken, açıklanacak planda bu iki alan için asgari bir yenilenebilir hedefi belirleneceğinin bilgisini de verdi.

Biyokütlenin birliğin yenilenebilir kaynaklı enerji üretiminin önemli bir parçası olmaya devam edeceğini de söyleyen Wörsdörfer buna karşın bu faaliyetin biyoçeşitlilik ve karbon yutakları üzerindeki etkisini asgaride tutmak için orman biyokütlesine yönelik daha katı sürdürülebilirlik kriterleri uygulanması gerektiğini belirtirken, açıklanacak planda bu alanda 5 MW ile sınırlandırılmış daha fazla kuruluma yönelik önerinin yer alacağını söyledi.

Planda yer alacak diğer bir önemli madde de yenilenebilir enerji kaynaklı hidrojen üretiminin birliğin yenilenebilir enerji direktifi içinde tanımlanacak ve destek koşullarının belirlenecek olması olacak.