e-Bülten Haberleri

Anadolu Efes Logo 22010 yılından bu yana sürdürülebilirlik yol haritasını şeffaflıkla kamuoyuyla paylaşan Anadolu Efes’in 2020 Sürdürülebilirlik Raporu, Amerikan İletişim Profesyonelleri Birliği (LACP) tarafından iki ayrı ödüle layık görüldü. Uluslararası GRI standartlarıyla hazırlanan rapor; hem sürdürülebilirlik raporları kategorisinde hem de dijital/online raporlar kategorisinde Altın Ödül’ün sahibi oldu. Ayrıca her iki kategoride de Top 100 listesinde ilk 50 rapor içerisinde gösterildi.

Anadolu Efes, uluslararası GRI standartlarıyla her yıl yayımladığı raporda bu alandaki performansını şeffaflıkla kamuoyuyla paylaşıyor. Şirketin 2020 Sürdürülebilirlik Raporu, Amerikan İletişim Profesyonelleri Birliği (LACP) tarafından ‘’2020/21 Vizyon Ödülleri”nde iki ödüle layık görüldü. Rapor, “yaratıcılık”, “mesaj açıklığı”, “bilgi erişimi”, “ilk izlenim”, “rapor kapağı” ve “rapor anlatım dili” gibi kriterler dikkate alınarak yapılan değerlendirmedehem sürdürülebilirlik raporları kategorisinde hem de dijital/online raporlar kategorisinde Altın Ödül’e layık görüldü. Ayrıca her iki kategoride de Top 100 listesinde ilk 50 rapor içerisinde yer aldı.

Anadolu Efes, sürdürülebilirliği şirketin tüm kademeleri tarafından içselleştirilmesi gereken bir yolculuk olarak değerlendiriyor. Şirket, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı rehber aldığı bu yolculukta çok önemli kilometre taşlarını da geride bıraktı. 2011’de Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi, 2014’te The CEO Water Mandate ve 2015’te Women’s Empowerment Principles imzacısı olarak gerek çevresel gerekse toplumsal taahhütlerini uluslararası bir boyuta taşıdı. 2012'de Rio'daki +20 Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı'nda sürdürülebilir tarım uygulamaları ile Türkiye'yi temsil etti. 

2030 sürdürülebilirlik hedeflerini “Çevre için sıfırlıyoruz”, “Sosyal etki için artırıyoruz” ve “Fırsat eşitliği ve kapsayıcılık ile güçleniyoruz” ana başlıkları altında toplayan Anadolu Efes,

tüm operasyonlarında net sıfır karbon salımına ulaşmayı taahhüt ediyor. Ayrıca yüzde 30 olan kadın çalışan oranını da 2030 yılına kadar yüzde 51’e çıkarmayı hedefliyor. Anadolu Efes’in 2030 Sürdürülebilirlik Hedeflerinin detayına ulaşmak için: Tıklayınız

Amerikan İletişim Profesyonelleri Birliği (LACP) hakkında

Amerikan İletişim Profesyonelleri Birliği (LACP), halkla ilişkiler sektöründe meslek içinde sınıfının en iyi uygulamalarının tartışılmasını kolaylaştırmak ve aynı zamanda örnek iletişim yetenekleri gösterenleri tanıyan bir forum oluşturmak amacıyla 2001 yılında kuruldu. İletişim sektörüne yönelik çalışmalar yürüten LACP, ayrıca iletişim ve faaliyet raporu gibi alanlarda “Fortune 500” şirketleri başta olmak üzere tüm dünyadan katılım sağlanan çeşitli ödül programları düzenliyor.

CCI SorumlulukCoca-Cola İçecek (CCI), 2030 için sürdürülebilirlik taahhütlerini 22 Nisan Yeryüzü Günü’nde kamuoyuna duyurdu. CCI 2030 yılına kadar; tüm ambalajlarında en az %50 geri dönüştürülmüş plastik kullanmak, ambalaj toplama sistemleri kurmak, su verimliliğini %20 artırmak, su geri kazanımı projeleri, tesislerinde %100 yenilenebilir elektriğe geçmek, karbon emisyonlarını %13 azaltmak, İnsan Hakları Politikası’na %100 uyum, işte toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak amacıyla kadın istihdamını artırmak ve sürdürülebilir kalkınma programları ile 3,5 milyon kişiye ulaşmak için harekete geçti.

Faaliyet gösterdiği 11 ülkede, 10 bin çalışanı ve 100 bine yakın kişiden oluşan dev ekosistemiyle 430 milyonluk bir nüfusa hizmet sunan Coca-Cola İçecek (CCI), 22 Nisan Yeryüzü Günü’nde gelecek için taşıdığı sorumluluğu 2030 Sürdürülebilirlik Taahhütleri ile ortaya koydu. Yol haritasını çevresel konularda ambalaj, su ve iklim değişikliği; sosyal konularda ise insan hakları, çeşitlilik ve kapsayıcılıkla toplumsal yatırımlar olmak üzere altı ana başlığa odaklayan CCI, hayata geçirmeyi taahhüt ettiği çalışmaları 9 maddede topladı.

pepsico perPepsiCo, geçtiğimiz yıl hayata geçirdiği uçtan uca stratejik dönüşümü pep+’in odak alanlarından biri olan Pozitif Değer Zinciri kapsamında iklim değişikliğiyle mücadelenin yanı sıra sürdürülebilir bir gıda sistemi için çalışmalarını sürdürüyor.

PepsiCo, sürdürülebilir bir gıda sistemi inşa etmek, dünyanın yenilenmesine yardımcı olmak, iklim değişikliğinin etkilerini hafifletmek amacıyla geçtiğimiz yıl duyurduğu uçtan uca dönüşüm stratejisi olan PepsiCo Pozitif’in (pep+) kapsamında Pozitif Tarım, Pozitif Değer Zinciri ve Pozitif Seçenekler olmak üzere üç alana odaklanıyor.

22 Nisan Dünya Günü kapsamında PepsiCo’nun iklim değişikliği ile mücadele çalışmalarına değinen PepsiCo Türkiye Genel Müdürü Ece Aksel, “İklim değişikliğinin etkilerini azaltmak ve sürdürülebilir bir gıda sistemi inşa etmek için ekosistemi bütün olarak ele almak gerekiyor. Bu da uçtan uca stratejik düşünme ve iş yapış şeklini değiştirmekle mümkün olabilir. En azından işleri kesişen sektörlerin elini taşın altına koymasıyla yaygın bir etki yaratılabileceğini düşünüyorum ve geleceğimizden umutluyum’’ dedi.

Geri dönüştürülmüş PET kullanımında Türkiye lider konumda
PepsiCo’nun Pozitif Değer Zinciri başlığı altında ‘Sürdürülebilir Ambalaj’, ‘Net Sıfır Emisyon’ ve ‘Net Su Pozitif Hedefi’ başta olmak üzere birçok başlık altında yaptığı çalışmalarla döngüsel ve kapsayıcı bir ekonomi oluşturmaya yardımcı olmayı taahhüt ettiklerini ifade eden Ece Aksel, “PepsiCo olarak 2030 yılına kadar küresel operasyonlarımızdaki yiyecek ve içecek portföyünde porsiyon başına geri dönüştürülmemiş plastiği %50 azaltmayı hedefliyoruz. Ayrıca 2025 yılına kadar ambalajlarımızın %100'ünü geri dönüştürülebilir, kompostlanabilir, biyobozunur veya yeniden kullanılabilir olacak şekilde tasarlamak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye iş birimi olarak şimdiden, geri dönüştürülmüş PET kullanımında lider firmalardanız. Türkiye’deki 1 litrelik Pepsi, Yedigün ve Fruko pet şişelerimiz yüzde 100 geri dönüştürülmüş plastikten üretiliyor’’ diye konuştu.

Sürdürülebilir ambalajların yanı sıra kaynak kullanımını da dönüştüren PepsiCo, küresel operasyonlarında 2040 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmayı hedefliyor. Bu konuda en önemli katkıyı yenilenebilir enerji yatırımlarından alan PepsiCo, bu noktada Türkiye’deki 6 fabrikasının tamamında 2021 yılı itibariyle %100 yenilenebilir elektriğe geçti. “Net Su Pozitif Hedefi” doğrultusunda ise küresel olarak 2030 yılına kadar mutlak su kullanımı azaltmanın yanı sıra yüksek riskli bölgelerde kullanılan suyun %100’ünden daha fazlasını doğaya geri kazandırmayı hedefleyen PepsiCo, bu kapsamda geliştirdiği projelerle tarımda birim başına kullandığı suyu %50 azaltmayı başardı. Şirket ayrıca su kullanımını yiyecek fabrikalarında yüzde 18; içecekte ise yüzde 24 oranında azaltmış durumda.

Koroplast FotoKoroplast’tan Yaşanılabilir Bir Dünya için Farkındalık Projesi

Çöp torbası ve mutfak yardımcı ürünleri denildiğinde ilk akla gelen ve Türkiye’nin ilk tercihi olan Koroplast, kurulduğu günden bu yana destek verdiği sosyal sorumluluk çalışmalarını, geçtiğimiz sene 40. yılı kapsamında “Yaşanılabilir Bir Dünya Birlikte Kolay” mottosuyla taçlandırdı. Bu doğrultuda “40 farklı noktada atık toplama hareketi” dahilinde çocuklara geri dönüşümün önemini vurgulayan ve çevre bilincini aşılayan “Kuşlara Fısıldayan Kız” hikaye kitabını hayata geçirdi.

Türkiye’nin birçok farklı ilinden toplanan atıkların geri dönüştürülmesiyle oluşturulan, ünlü çocuk yazarı Sara Şahinkanat tarafından eğitici, öğretici ve keyifli bir dille kaleme alınan “Kuşlara Fısıldayan Kız” kitabı geniş davetli kitlesinin katıldığı özel bir lansman ile tanıtıldı. Dijital olarak www.koroplast.com/donusumkahramanlari üzerinden de ulaşılabilen hikaye kitabında, doğaya ve çevreye zarar verebilecek atıkların geri dönüştürülerek yeniden kullanılabileceği Kora adlı küçük bir kız çocuğu ve arkadaşlarının yaşadıkları üzerinden anlatılıyor.

“Yaşanılabilir Bir Dünya Birlikte Kolay” mottosuyla tüketicilere seslenen Koroplast, çevre bilincini aşılamak, geri dönüşümü ve önemini anlatarak bu konuda alışkanlık oluşturmak ve farkındalık yaratmak için kurumsal sosyal sorumluluk projesine imza attı.

pinar gelecekPınar Su ve İçecek, her bir damlaya sahip çıkıyor

Sürdürülebilir bir yaşam için attığı adımları açıklayan Pınar Su ve İçecek, her yeni yatırımında “verimlilik”, “suyun adil paylaşımı ve sosyal eşitlik”, “çevre sağlığı ve ekosistem devamlılığı” ilkelerini ön planda tutuyor.

Türkiye’yi ilk kez 1984 yılında ambalajlı su ile tanıştıran Pınar Su ve İçecek, o günden bu yana sürdürülebilir yaşam politikası doğrultusunda; su kaynaklarının korunması, sera gazı emisyonlarının azaltılması ve karbon ayak izinin küçültülmesi, atığın kaynağında ve ürünün yaşam döngüsü boyunca azaltılması, geri dönüştürülebilir ambalaj kullanımının artırılması, enerji ve su verimliliğini artıran uygulamaların üretim proseslerine entegre edilmesi gibi çevre dostu uygulamalarla önemli başarılara imza atıyor.

2021 yılında su verimliliğimiz yüzde 96’ya ulaştı

Dünya üzerindeki içilebilir her bir damla suyun önemini bilerek sorumlu üretim anlayışı ile hareket ettiklerini belirten Pınar Su ve İçecek Operasyonlar Direktörü Koral Kalpaklıoğlu, “Su kaynaklarının etkin bir şekilde korunması ve verimli kullanılması hususlarında elimizden geleni yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. Doğal alanlarda konumlanmış üç farklı lokasyonda yer alan su kaynaklarından üretim yapıyoruz. Ekosistemin sürdürülebilirliğinin sağlanması için de kaynaklardan çekilen suyun toplam debisinin yüzde 30’unu doğal ortama bırakıyoruz. Üretim hatlarımızda gerçekleştirdiğimiz otomasyona dayalı uygulamalarımızla atık su miktarını da düzenli olarak azaltıyoruz. 2021 yılında; üretim proseslerinden kaynaklanan atık su miktarını bir önceki yıla kıyasla Bursa Uludağ tesisimizde birim üretim başına yüzde 26,31 oranında, Sakarya Gökçeağaç tesisimizde birim üretim başına yüzde 16,2 oranında, Aydın Madran tesisimizde ise yüzde 18,86 oranında azalttık. 2020 yılında yüzde 95 olan toplam su verimliliğimiz; üretim hattı yıkamaları, evsel kullanım alanları ve dolum firelerinin azaltılmasına yönelik yapılan iyileştirmeler sonucunda 2021’de %96’a yükseltildi. 2022 yıl sonu itibari ile bu oranı en az %97 seviyesine çekmeyi hedefliyoruz.” dedi.

40 ton plastik atığın önüne geçildi

Üretim sürecinden itibaren çevresel ve sosyal fayda gerekliliklerini yerine getirdiklerini belirten Kalpaklıoğlu, “Faaliyetlerimizden kaynaklanan etkileri en aza indirmek için çevre dostu uygulamaları hayata geçiriyoruz. Son 10 yılda pet şişe üretiminde kullandığımız ambalaj ve kapak malzemelerinin plastik miktarını düzenli olarak azalttık. 2020 yılında ambalaj ağırlıklarındaki düşüş 0,5L ürün grubunda %26’ya, 0,33L ürün grubunda %23’e, 1,5L ürün grubunda da %18’e ulaştı. Ürün paketlerinde yapılan gramaj optimizasyon çalışmaları ile shrink ve strech kullanımında, belirli ürün gruplarında, %10 ile %15 arasında azaltım sağlandı. 2021 yılında da devam eden gramaj azaltım çalışmaları ile ambalajlı su ürün gruplarında polietilen tereftalat ambalaj malzemesi kullanımı % 7,37, içecek ürün gruplarında ise %13.58 azaltıldı. Bu çalışmaların sonucu olarak yaklaşık 40 ton plastik atığın kaynağında azaltımı sağlandı. Plastik sorumluluğumuz kapsamında halen devam eden projelerimiz ile, 2024 yılına kadar polietilen plastik kullanımında % 15 azaltım hedefliyoruz. Polietilen tereftalat ambalaj malzemesi azaltımında ise 2022 yılı sonu itibari ile % 10 azaltım oranına ulaşmayı hedefliyoruz. Üretim prosesindeki yalınlaştırma ve verimlilik çalışmaları ile atık su deşarjımızı 2022 yılı sonuna kadar en az % 5 daha azaltmış olmayı hedefliyoruz.” dedi.

Karbon ayak izi % 31,75 oranında azaltıldı

Pınar Su ve İçecek, suyun korunmasının ve yönetiminin yanı sıra iklim değişikliğine sebep olan tüm faktörlerin bertaraf edilmesi için de çaba gösteriyor.Bu kapsamda enerji verimliliği, enerji tasarrufu ve operasyonel iyileştirme çalışmaları ile birim ton üretim başına ortalama karbon emisyonunu her yıl daha da azaltıyor. Üretim alt yapısına yaptığı yeni teknolojik yatırımlarla plastik miktarını düzenli olarak düşüren Pınar Su ve İçecek, çevresel atık miktarını da azalttı. Bu sayede düşük gramajlı şişelerin şişirme sürecinde daha az enerji harcayarak, 2021 yılında ton ürün başına elektrik enerjisi tüketimini 2016 yılına göre yüzde 16 oranında düşürdü. Pınar Su ve İçecek, enerji verimliliğini artırırken, atık miktarının kaynağında azaltılmasını da sağladı ve üretim tesislerindeki karbon ayak izini küçülttü. Küresel çapta da sorumluluk almak amacıyla, ürünlerinde karbon denkleştirmesi gerçekleştiren Pınar Su ve İçecek, 2020 yılında Türkiye’de ilk Karbon Nötr Sertifikalı Ambalajlı Doğal Kaynak Suyu ve İçecek Ürün’lerini üretti. Endüstriyel prosesler ve evsel enerji tüketimleri kaynaklı açığa çıkan sera gazı emisyonunu azaltmak ve engellemek amacıyla; enerji verimliliği, enerji tasarrufu ve operasyonel iyileştirme çalışmalarını yıl boyunca sürdüren Pınar Su ve İçecek, karbon ayak izi hesaplamalarına başladığı 2010 yılına kıyasla, 2021 yılında % 31,75 oranında azaltırken, 2022 yılında devam eden projelerle bu oranı %33’e çıkarmayı hedefliyor.