ÇEVKO Vakfı ve Yıldız Teknik Üniversitesi arasında imzalanan iş birliği protokolü kapsamında, İstanbul Kalkınma Ajansı, Yenilikçi İstanbul Mali Destek Programı desteğiyle hayata geçen Türkiye’nin ilk Geri Kazanım Test ve Araştırma Merkezi GETAM, faaliyetlerine başladı. Merkezde, geri kazanılabilirlikten geri dönüştürülmüş malzeme içeriğine, kompostlanabilirlikten biyobozunurluğa kadar ihtiyaç duyulan birçok test yapılabiliyor.
ÇEVKO Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı ortaklığında Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) bünyesinde, İstanbul Kalkınma Ajansı, Yenilikçi İstanbul Mali Destek Programı desteğiyle hayata geçen Türkiye’nin ilk Geri Kazanım Test ve Araştırma Merkezi GETAM, faaliyetlerine başladı. Yıldız Teknik Üniversitesi’nin 100 yılı aşkın akademik birikimini, ÇEVKO Vakfı’nın 30 yılı aşkın deneyimi ile bir araya getiren merkez, özellikle geri dönüşüm alanında araştırma-geliştirme çalışmalara ev sahipliği yapıyor. GETAM, akademik bilgi birikiminin sağlanması ve sanayinin taleplerinin karşılanması bakımından yenilikçi, çevre ile daha dost ürünlerin geliştirilmesine katkı sağlıyor ve sürdürülebilirlik odaklı Kamu – Akademi - Sanayi iş birliklerine yeni bir boyut kazandırıyor.
Uluslararası ve ulusal standart ve akreditasyon kuralları esas alınarak kurulan GETAM (Geri Kazanım Test ve Araştırma Merkezi), kendi alanında Türkiye’de bir ilk oluşturuyor. Merkezde, ambalajların geri dönüştürülebilir olup olmamasından kompostlanabilirliğine, içerdiği geri dönüştürülmüş madde oranından biyobozunurluğuna kadar birçok alanda testler gerçekleştirilebilecek.
Merkezinin çalışma düzenini esas olarak sanayiden, yani ambalajlı ürün üreten ekonomik işletmelerden, ambalaj üreticilerinden ya da geri dönüşüm tesislerinden gelen analiz taleplerinin belirleyeceğini ifade eden ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, “GETAM faaliyetlerinde öncelik, PET dışı plastikler yani PE ve PP türevi plastiklere verilmiş durumda. Bu analizler kısa sürede yapılıp sonuçlanabilecek analizler. GETAM’da atık ve plastik malzemelerde biyobozunurluk ve mikrobiyal testler de yaptırmak mümkün. Bu testler ise doksan günlük, altı aylık veya bir yıllık süreleri bulabiliyor.” dedi.
Çevresel beyanlara bilimsel temel oluşturacak çalışmalar GETAM bünyesinde yapılabiliyor
Mete İmer sözlerine şöyle devam etti: “Çevre ve sürdürülebilirlik konularında toplumsal farkındalığın ve sorumlu tüketim bilincinin artış göstermesi sevindirici gelişmeler. Günümüzde tüketiciler, satın aldıkları ürünlerin çevreye olan etkilerini giderek daha fazla sorguluyor. Bu konuda duyarlı firmalar, geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilmiş ambalaj kullanımına giderek daha fazla önem veriyorlar. Ancak, T.C. Ticaret Bakanlığı tarafından, yayımlanan ‘Çevreye İlişkin Beyanlar İçeren Reklamlar Hakkında Kılavuz’, bu tür beyanların bilimsel olarak kanıtlanabilir nitelikte olmasını gerektiriyor. GETAM’da, bu kapsamda bilimsel sonuçlara ulaşabilmek için tüm testler yapılabiliyor.”
İhracat yapan firmalar için de önemli
Özellikle AB üyesi ülkelere yapılan ihracatta çevre odaklı düzenlemelerin artan önemine işaret eden ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, GETAM bu konuda gerekli analizlere ihtiyaç duyan firmalara da hizmet verecek. Bu tür test ve analizler yurt dışında da bazı merkezlerde yapılabiliyor, ancak GETAM’ın fiyat avantajı, verimli ve yüksek kalitedeki çalışma ortamıyla, ülkemizden olduğu kadar yurtdışından da taleplerin gelebileceğini ön görüyoruz” şeklinde konuştu.
ÇEVKO Vakfı’nın akademik iş birliklerine verdiği öneme de değinen Mete İmer, “1991 yılında, geri dönüşüm odaklı sürdürülebilir gelişmeye katkı sağlamak üzere, bir gönüllü sanayi inisiyatifi olarak kurulan ÇEVKO Vakfı, geniş kitlelere dokunan bir sivil toplum kuruluşu kimliği de taşımaktadır. Vakfımız, özellikle son yıllarda ülkemizde ‘İklim krizi ile savaşım’ ve ‘döngüsel ekonomiye geçiş’ konularında fikirsel önderlik üstelenen kurumların başında gelmektedir. Bu konuda akademik kurumlarla iş birliklerine özel bir önem veriyoruz. Bilimin gücünün ve gençliğin enerjisinin buluşma yeri olan üniversiteler, sürdürülebilir bir dünya için çok büyük önem taşımaktadır. ÇEVKO Vakfı ve YTÜ iş birliğinde kurulan Türkiye’nin ilk Geri Kazanım Test ve Araştırma Merkezi GETAM’ın Sıfır Atık uygulamalarına büyük katkı sağlayacağına inancımız sonsuzdur.
Geri Kazanım Test ve Araştırma Merkezi GETAM, test başvurularınıhttps://getam.cevko.org.tr sayfası üzerinden almaktadır.
ÇEVKO Vakfı’nın gerçekleştirdiği kampanyayla temin edilen 50 adet evsel atık konteyneri deprem bölgesinde kullanıma alındı. Çevresel temizliğin halen büyük bir sorun olduğu bölgede, evsel atıkların toplanması, toplum sağlığı açısından büyük önem taşıyor.
6 Şubat 2023 tarihinde merkez üssü Kahramanmaraş ili Pazarcık ilçesi olarak gerçekleşen ve ülkeyi yasa boğan deprem felaketi sonrasında, afet bölgesinde tüketim sonrası atıkların toplanması ve yönetilmesi önemli bir ihtiyaç halini aldı. ÇEVKO Vakfı, bu ihtiyaca yanıt vermek amacıyla İstanbul Ataşehir Belediyesi ile iş birliği içinde 'Deprem Bölgesine Evsel Atık Konteyneri Kampanyası' adıyla kampanya başlattı. ÇEVKO Vakfı’nın yanı sıra ÇEVKO Vakfı üyeleri Sarten Ambalaj, GCA ve P&G Türkiye’nin de katkılarıyla, bölgeye sevk edilen 50 adet evsel atık konteyneriyle, deprem sonrası temizlik ve çevre koruma çabalarına önemli bir destek sağlandı.
Bölgede yaşamın normale dönmesi için çalışmalar sürerken, atık yönetimi konusunun da giderek daha önemli hale geldiğini söyleyen ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, “6 Şubat 2023’te yaşadığımız deprem, hepimizi derinden yaraladı. Bu yaraları sarmak ise, uzun soluklu çalışmalar ve iş birlikleri gerektiriyor. İstanbul Ataşehir Belediyesi iş birliğinde başlattığımız kampanyamızda odağımıza çevresel temizliği aldık. Vakfımızın ve Vakıf üyesi üç değerli şirketin katkılarıyla, bölgedeki atıkların toplanması için paydaşlarımızla birlikte 50 adet evsel atık konteynerinin bölgeye gönderimini sağladık. Ataşehir Belediyesi’nin desteğiyle Kahramanmaraş-Nurhak Belediyesi’ne 25 adet ve Adıyaman-Gölbaşı Belediyesi’ne 25 adet atık konteyneri teslim edilerek, ilgili noktalara yerleştirildi. Vakfımız, tüm paydaşlarımızla iş birliği içerisinde, gelecekte de çevre koruma ve temizlik projelerini desteklemeyi sürdürecektir. Ataşehir Belediyesi’ne ve tüm destekçilerimize teşekkür ediyoruz,” şeklinde konuştu.
Deprem sonrasında barınma, gıda ve suya erişim gibi ortaya çıkan temel sorunların yanı sıra, temizlik ve evsel atıkların yerinde toplanması gibi gereksinimler de önem kazandı. Yürütülen kampanya atıkların toplanması için altyapı sağlamanın yanında bölgede ortaya çıkan hijyen sorununun çözümüne katkı sağlamayı da amaçlıyor.
Kampanya kapsamında bölgeye iletiden 50 konteynerden 40’ı ÇEVKO Vakfı İktisadi İşletmesi tarafından karşılanırken, Vakıf üyesi üç kuruluşun katkıları, 10 konteynerin daha teminini mümkün kıldı.
ÇEVKO Vakfı Söyleşisi’nde Akademi ve Özel Sektör Bir Araya Geldi
"DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ EN BÜYÜK RİSK İKLİM KRİZİ"
Küresel Isınma Kurultayı Komitesi işbirliğiyle ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu tarafından düzenlenen "İklim Değişikliği, Yeşil Mutabakat ve Sürdürülebilirlikteki Son Gelişmeler" başlıklı çevrimiçi söyleşide Coca-Cola İçecek Grup Sürdürülebilirlik Müdürü Özlem Mutlu Doğan, Çukurova Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Zeynep Zaimoğlu, Çukurova Üniversitesi İklim Elçisi Sercan Yakın ve ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, Küresel Isınma Kurultayı Komitesi Başkanı Celal Toprak’ın moderatörlüğünde bir araya geldi.
ÇEVKO Vakfı, ÇEVKO Vakfı Söyleşileri ile iklim krizi konusunu tüm yönleriyle ele alıyor. Küresel Isınma Kurultayı Komitesi işbirliğiyle, ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu'nun hazırladığı söyleşide, "İklim Değişikliği, Yeşil Mutabakat ve Sürdürülebilirlikteki Son Gelişmeler" başlığında akademi ve özel sektörden konuşmacılar Dünya’nın bu konuda geldiği son durumu değerlendirdi. İklim krizinin yol açtığı çevre sorunlarının yanı sıra, iklim krizinin sebep olduğu ekonomik sorunlar da gündeme taşındı. Sorunların yanı sıra çözüm önerileri ve yapılan uygulamaların da örnek olaylarla ele alındığı toplantıda farkındalık ve bilinçlendirme dışında olası işbirlikleri de gündeme geldi.
ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer: Özel Sektör ve tüm paydaşlar Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin gerçekleşmesi için daha çok katkı vermeli
Moderatör Celal Toprak, ÇEVKO Vakfı Söyleşileri’nin önemini vurgulayarak ilk sözü ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer’e verdi. İmer, ekim ayının başında Global Compact ve Accenture tarafından yayımlanan 2023 Sürdürülebilir Kalkınma Raporu’na değinerek bu raporun BM tarafından kabul edilen ve 2030 yılında gerçekleşmesi öngörülen 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi’ne özel sektörün katkısını incelediğini belirtti.
Raporda, özel sektörün 2015-2022 yılları arasında BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne en büyük katkısının yeni iş olanakları yaratmak ve ekonomik büyümeyi arttırmak yönünde olduğunun; ancak bu büyümenin çevreye olumsuz etki edecek şekilde gerçekleştiğinin; yaratılan olumsuz çevresel faktörlerin dünyada yoksulluk, açlık, sağlık ve küresel barış konularındaki toplumsal bozulmayı tetiklediğinin vurgulandığını belirten İmer, hedeflere ulaşılabilmesi için, aralarında cinsiyet eşitliğinin desteklenmesi, iklim eyleminin hızlanması, suyla ilgili dayanıklılığın arttırılması ve döngüsel ekonomiye yatırım yapılmasının da bulunduğu on temel önerinin raporda yer aldığını bildirdi.
Mete İmer, ÇEVKO söyleşilerinde yer alan öncü özel sektör kuruluşları ve üniversitelerin yanında, kamu yönetimine, belediyelere, bireylere, kısacası tüm paydaşlara acilen eyleme geçilmesi ve daha fazla ilerleme kaydedilmesi için büyük sorumluluk düştüğünü belirtti. ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu’nun paydaşlarla işbirliği içinde bu kritik küresel konularda farkındalık yaratmayı sürdüreceğini sözlerine ekledi.
Özlem Mutlu Doğan, Coca-Cola İçecek (CCI) Grup Sürdürülebilirlik Müdürü: Kaynak tüketimini azaltmaya ve atık üretimini minimize etmeye odaklanıyoruz
CCI Grup Sürdürülebilirlik Müdürü Özlem Mutlu Doğan sektörler genelinde sürdürülebilirlik kavramının çok önemli bir başlığa dönüştüğünü vurguladı. Dünya Ekonomik Forumu 2022 küresel risk raporuna göre önümüzdeki 10 yılın sonunda dünya ekonomisini doğrudan etkileyecek ilk riskin iklim değişikliğiyle mücadelede başarısızlık olduğunu belirten Doğan, herkesin bu noktaya odaklanması gerektiğinin altını çizdi.
Faaliyet gösterdiğimiz 11 ülkede, toplumların sürdürülebilirliği ve refahı için, sürdürülebilirliği iş yapış biçimimiz olarak görüyor, değer yaratmayı sürdürülebilirlik stratejimizin merkezine koyuyoruz diyen Doğan, Coca-Cola İçecek'in sürdürülebilir değer yaratma modelini anlattı ve değer yaratma modelinin sorumlu üretim ve tüketim, su, enerji, eğitim ve cinsiyet eşitliği gibi birçok Sürdürülebilir Kalkınma Amacına katkı sağladığını vurguladı.
Geleceğe dönük çevresel ayak izini azaltmanın, sosyal eşitliği sağlamanın, toplumdan aldığını toplumla paylaşmanın CCI’ın sorumluluğu olduğunu belirten Doğan, Coca-Cola İçecek’in 2030 Sürdürülebilirlik Taahhütlerini iki başlık altında toplandığını çevre ile ilgili olan başlıkların ambalaj, su , iklim ; sosyal alandaki taahhütlerin insan hakları, çeşitlilik & kapsayıcılık ve toplum başlıkları olduğunu söyledi.
İklim kriziyle mücadele odağındaki ilk taahhütlerinin üretim tesislerinde 2030 yılına kadar %100 yenilenebilir elektrikle çalıştırma ve karbon nötr üretime geçme olduğunu vurgulayan Doğan, “Şu an itibarıyla Pakistan KPGF ve Multan’da, Türkiye Isparta ve Köyceğiz’de güneş enerjisi panelleri ve Türkiye Çorlu’da da rüzgar tribünü kurulumlarımızı tamamladık. 2030 yılına kadar elektrik ihtiyacımızın %50’sini yenilenebilir enerji satın alımıyla, %40’ını yatırımlarımızla, %10’unu da karbon sıfırlamayla karşılamayı hedefliyoruz” dedi. Özlem Mutlu Doğan, iklim değişikliğindeki ikinci hedefin ilk taahhütlerini de kapsadığını; fakat tüm değer zincirini ele aldığını, 2030’a doğru iş hacmini büyütürken 2015 Paris İklim Anlaşması’nın imzalandığı yılı baz kabul ederek 2015’e kıyasla doğrudan ve dolaylı ürün başına emisyonları mutlak olarak %13 azaltmayı hedeflediklerini belirtti.
Prof. Dr. Zeynep Zaimoğlu / Çukurova Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı: Hepimiz aynı gemideyiz
Çukurova Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Zeynep Zaimoğlu, iklim krizinin en önemli çıktılarından biri olan su sorunu ve suya erişimdeki zorluklara odaklanan bir konuşma yaptı. Prof. Dr. Zaimoğlu, iklim krizinin sonuçlarının gelecekte bir zamana değil, bugüne etki ettiğinin altını çizerek sözlerine başladı. Paris Antlaşması’nın üstünden geçen sekiz yıla rağmen, bu süreçteki ilerlemenin yetersiz olduğunu belirten Zaimoğlu, özellikle savaşlardaki insani sorunların yanı sıra, ölçülemeyen karbon salımı sorunu olduğunu da vurguladı. Gelişmiş ülkelerin bazı üretim alanlarını gelişmekte olan ülkelere kaydırarak sorundan kurtulamayacağını belirten Prof. Dr. Zaimoğlu, iklim krizinde sınırların bir önemi olmadığını, tüm ülkelerin aynı gemide olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Zaimoğlu, tüm bu çerçeve içinde tarımda kullanılan suyun karbon gibi vergilendirilmesi gerektiği konusuna dikkat çekti. Su kullanımını yönetmenin çok önemli olduğunu vurgulayan Zaimoğlu, “sanal su kullanımı” kavramının anlaşılması gerektiğini söyledi. Bir sebzenin üretiminde de su kullanıldığını ve ürün yetiştirilip ihraç edildiğinde kullandığı suyla birlikte ihraç edildiğini, bu konunun göz ardı edildiğini belirten Zaimoğlu, her ürünün sanal su ayak izinin de ölçülmesi gerektiğini belirtti.
Tarladaki üretimden sofradaki çatala gelene kadar tüm tarım ürünlerinin her aşamada su tükettiğini ve en yoğun su ihracatının tarım ürünleriyle gerçekleştiğini, bu sanal su kullanımının çevresel sürdürülebilirlik için mutlaka vergilendirilmesi ve bu yolla iklim kriziyle mücadelede kaynak yaratılabileceğini belirtti.
Sercan Yakın / Çukurova Üniversitesi İklim Elçisi: Kampüsteki ekili alan yüzde 17’den yüzde 35’e yükseldi
Çukurova Üniversitesi İklim Elçisi Sercan Yakın ise, eğitim gördükleri üniversitede iklim mücadelesiyle yakın, orta ve uzun vadede sonuçlar getirecek birçok farklı uygulamayı, sosyal katılımla gerçekleştirdiklerini belirtti. Üniversite Kampüsündeki ekili alanın yüzde 17’den yüzde 35’e yükseldiğini belirten Yakın, kampus içinde bisiklet kullanımını teşvik eden uygulamalardan, enerji verimliliği aktivitelerine, yeşil binalara geçişten bilinçlendirme etkinliklerine kadar birçok farklı örnek olay uygulamasını anlattı.
Sercan Yalkın Çukurova Üniversitesinin, Türkiye’de kağıtsız ofis konseptini kullanan 105 üniversite arasında ilk 10’da yer alarak, Yeşil Ofis Ödülüne layık görüldüğünü de sözlerini ekledi. Çukurova Üniversitesinde resmi belgeler, Elektronik Belge Yükleme Sistemi (EBYS) kullanımıyla iletiliyor. 2014 yılından bu yana kullanılan bu sistem sayesinde üniversitede 22 milyon A4 kağıt, 2 bin 738 ağaç, 13 milyon litre su tasarruf değerleri sağlandı, 773 ton CO2 salımından ve 55 ton katı atıktan kaçınıldı;
Küresel Isınma Kurultayı Komitesi iş birliğiyle, ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu'nun hazırladığı ""İklim Değişikliği, Yeşil Mutabakat ve Sürdürülebilirlikteki Son Gelişmeler" başlığını taşıyan söyleşiyi, ÇEVKO Vakfı’nın YouTube kanalından da izleyebilirsiniz:
https://www.youtube.com/watch?v=jqsve9rslwY
ÇEVKO Vakfı’ndan Muratpaşa Belediyesi’ne Takdir ve Teşekkür Plaketi
Muratpaşa Belediyesi’ni ziyaret eden ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, belediyenin başarılı çevre koruma ve Sıfır Atık uygulamaları için bir Teşekkür Plaketi verdi. Plaketi Muratpaşa Belediyesi adına Başkan Vekili Hüseyin Sarı teslim aldı.
Antalya Muratpaşa Belediyesi’nin ‘Atma, biriktir, kazanalım’ sloganıyla Nisan 2016’da başlattığı proje, ev ekonomileri için maddi kaynak yaratırken; geri dönüşüm, bir alışkanlık, kültür olarak Muratpaşa’da hayatın parçası haline gelmeye başladı. Başlangıcından bugüne, vatandaşlar atmayıp biriktirdikleri cam, kağıt, plastik ve metal gibi nitelikli atıklardan 9 milyon 784 bin TL kazandı. Bu süre içinde 22 milyon 483 bin kg ambalaj atığı toplanırken 961 bin m2 orman alanı korunmuş oldu, 80 milyon litre su tasarrufu sağlandı ve iklim krizinin temel sebebi olan karbon salımı da 717 bin kg azaltıldı.
Çevreci Komşu Kart, 20 bin haneye ulaşırken; ambalaj atıklarının yanı sıra bitkisel atık yağ, elektrik ve elektronik atıklar ve tekstil atıkları da projeye dahil edildi. 1.Sınıf Atık Getirme Merkezlerinin yanında mobil atık getirme merkezlerinin sayısını da 29’a çıkartıldı. Bu uygulama ile Çevreci Komşu Kart projesi ile toplanan atıkların yanı sıra vatandaşların 7/24 ulaşabileceği atık toplama noktaları oluşturularak daha etkin bir atık toplama sistemi sağlanmış olundu.
Bu kapsamda, ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, geçtiğimiz günlerde Muratpaşa Belediye’sine bir ziyaret gerçekleştirdi. Muratpaşa Belediyesi’nin örnek teşkil eden çevre koruma ve Sıfır Atık uygulamaları hakkında güncel bilgiler edinen ve fikir alışverişinde bulunan Mete İmer, belediyenin başarısı için Muratpaşa Belediye Başkan Vekili Hüseyin Sarı’ya makamında bir teşekkür plaketi takdim etti.
Sıfır Atık hedeflerine ulaşılmasında yerel yönetimlerin önemini vurgulayan ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, “Küresel cazibe merkezi haline gelmiş turizm beldemiz Muratpaşa’nın doğal güzelliklerini koruma misyonu ile ambalaj atıklarının kaynağında ayrı toplanması ve sıfır atık hedeflerine ulaşma konusunda azimle çalışmaya devam eden Muratpaşa Belediyesi, büyük takdir hak etmektedir. Muratpaşa Belediyesi’ne çevre koruma, sürdürülebilirlik ve atık yönetimi konularındaki çalışmaları için teşekkürlerimizi sunmak ve motivasyon sağlamak adına bu plaketi hazırladık” dedi.
Başkan Vekili Hüseyin Sarı’da, ÇEVKO Vakfı’na ve Genel Sekreter Mete İmer’e teşekkür ederek, Muratpaşa Belediyesi’nin aynı kararlılıkla sıfır atık konusunda çalışmalarına devam edeceğini vurguladı.
ÇEVKO Vakfı’ndan Alanya Belediyesi’ne Takdir ve Teşekkür Plaketi
Alanya Belediyesi’ni ziyaret eden ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, belediyenin başarılı çevre koruma ve Sıfır Atık uygulamaları için bir Teşekkür Plaketi verdi. Plaketi Alanya Belediyesi adına Başkan Vekili Mustafa Tuna teslim aldı.
Alanya Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü bünyesindeki eğitimci ve mühendis personeller tarafından ‘Daha Temiz Bir Alanya’ sloganı ile sezon boyu 375 otelde Sıfır Atık Eğitimi verdi. Eğitimler ile birlikte otel katları, restoranlar ve atık geçici depolama alanları kontrol edilerek, yerinde bire bir örnekler verildi, uygulamalar yapıldı. Eğitimlerde otel yöneticileri ve personellerine verilen bilgiler ışığında atık miktarının sıfıra indirilmesi hedefleniyor.
Bu kapsamda, ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, geçtiğimiz günlerde Alanya Belediyesi’ne bir ziyaret gerçekleştirdi. Alanya Belediyesi’nin örnek teşkil eden çevre koruma ve Sıfır Atık uygulamaları hakkında güncel bilgiler edinen ve fikir alışverişinde bulunan Mete İmer, belediyenin başarısı için Alanya Belediye Başkan Vekili Mustafa Tuna’ya makamında bir teşekkür plaketi takdim etti.
Sıfır Atık hedeflerine ulaşılmasında yerel yönetimlerin önemini vurgulayan ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, “Küresel cazibe merkezi haline gelmiş turizm beldemiz Alanya’nın doğal güzelliklerini koruma misyonu ile ambalaj atıklarının kaynağında ayrı toplanması ve sıfır atık hedeflerine ulaşma konusunda azimle çalışmaya devam eden Alanya Belediyesi, büyük takdir hak etmektedir. Alanya Belediyesi’ne çevre koruma, sürdürülebilirlik ve atık yönetimi konularındaki çalışmaları için teşekkürlerimizi sunmak ve motivasyon sağlamak adına bu plaketi hazırladık” dedi.
Başkan Vekili Mustafa Tuna’da, ÇEVKO Vakfı’na ve Genel Sekreter Mete İmer’e teşekkür ederek, Alanya Belediyesi’nin aynı kararlılıkla sıfır atık konusunda çalışmalarına devam edeceğini vurguladı.
ÇEVKO Vakfı olarak aramıza yeni katılan üyelerimiz Netpak Ambalaj Sanayi Tic. A.Ş., La Organik Bağcılık ve Şarapçılık Hayv. İnş. Tur. Gıda San. ve Tic. A.Ş., Consus Enerji İşletmeciliği ve Hizmetleri A.Ş.’ ve Sarper Damıtımcılık A.Ş.'ye hoş geldiniz diyor ve birlikte nice başarılara imza atmayı diliyoruz. Aramıza yeni katılan üyeler ile üye sayımız 56’ya ulaşmıştır.
NETPAK AMBALAJ SAN. TİC. A.Ş
Ambalaj sektöründe 40 yılı geride bırakan Netpak, 2000’li yılların başlarında dünyadaki eğilimleri takip ederek, tek kullanımlık veya geri dönüşümsüz ürünlere alternatif arayışına geçmiş ve 2005 yılında doğa dostu ambalaj üretimine başlamıştır. Günümüzde, nonwoven, jüt, kâğıt vb. çevre dostu malzemelerden tekrar kullanılabilir taşıma çantalarının teknolojisi ve üretimini gerçekleştirmektedir.
Netpak, tekrar kullanılabilir taşıma çantaların üretiminde ultrasonik kaynak yöntemini kullanan ilk firma olma özelliğini taşımaktadır. Ultrasonik kaynak ile nonwoven (dokumasız) kumaşı otomasyon üretim hatlarına taşıyan Netpak, %100 geri dönüşümlü ve tekrar kullanıma uygun teknik kumaşın ambalaj sektöründe yer bulmasını sağlamıştır.
Avrupa’nın en büyük çanta üreticisi olan Netpak, 45’ten fazla ülkeye ihracat gerçekleştirmektedir. Ar-Ge çalışmalarına verdiği önemle 50 patent ve 25 faydalı modele sahiptir. “Ambalaj Ayyıldızları”, “ISO Çevre ve Enerji Ödülü”, “TET Proje Pazarı Çevrecilik Ödülü” gibi birçok ödülü de bünyesinde barındırmaktadır.
LA ORGANİK BAĞCILIK VE ŞARAPÇILIK HAYV. İNŞ. TUR. GIDA SAN. VE TİC. A.Ş.
LUCIEN ARKAS BAĞLARI
Lucien Arkas Bağları, yüzyıllardan beri bağcılığın ve şarapçılığın beşiği olmuş Ege topraklarında, dünya standartlarında şaraplar üretmek hayaliyle doğmuştur.
İzmir Torbalı’da 1.168 dönümlük bir arazide Türkiye’nin en büyük tek parsel organik şaraplık üzüm bağı olarak kurulan bağlarda; toprak ve iklim özelliklerine en iyi uyum sağlayacağı düşünülen ve bazıları bugüne kadar Türkiye’de hiç yetiştirilmemiş olan 21 farklı şaraplık üzüm çeşidi bulunmaktadır. 2021 yılında Denizli/Güney’de tesis edilen yeni bağ alanlarıyla tat yelpazesini genişletiyor, organik bağ alanlarını arttırmaya devam ediyor.
Faaliyete geçtiği ilk günden bu yana organik bağcılık ve şarapçılık yapılıyor, bu süreç Ecocert Sertifikasyon Kuruluşu tarafından belgelendiriliyor. Torbalı’da yer alan bağın içerisinde kurulu şaraphane ile şato tarzı üretim yapılıyor, bu sayede kalite en üst seviyede tutuluyor. Toplam tank kapasitesi 2.500.000 litre olan üretim tesisinin yıllık üretim miktarı 1.400.000 şişedir.
ÖDÜLLÜ MAHZEN
Lucien Arkas Bağları içerisinde faaliyet gösteren LA Mahzen Restaurant; Avrupa mutfağının en iyi örneklerinden oluşan menüsüyle göz kamaştırıcı bağ manzarası eşliğinde sunulan lezzetleri keşfedebileceğiniz keyifli bir ortam sunuyor. Mahzen ve Restaurant’ı içerisine alan bina, dünya çapında ünlü 2 farklı kaynakta mahzen seçkileri arasında adı geçen, özel mimariye sahip bir yapıdır.
CONSUS ENERJİ İŞLETMECİLİĞİ VE HİZMETLERİ A.Ş.
Global Yatırım Holding’in iştiraki olan Consus Enerji, yenilenebilir enerji alanında gerçekleştirdiği biyokütle ve güneş santralleri yatırımlarına ek olarak, dağıtık enerji tesislerini (kojenerasyon, trijenerasyon ve güneş) yap-işlet iş modeli ile hayata geçiren Türkiye’nin en büyük kurulu gücüne sahip enerji hizmet firması olarak sektörüne liderlik ediyor.
Consus Enerji, Türkiye’nin dört bir köşesinde yeni nesil enerji yatırımlarını gerçekleştiriyor, enerjinin geleceği olan yenilenebilir kaynaklara yatırım yapıyor ve sanayi kuruluşları tarafından ihtiyaç duyulan enerji çözümlerini yerinde hayata geçiriyor.
Mühendislik birikimi ve enerji uzmanlığıyla, sanayiden tarıma ülke ekonomisinin itici gücü olmaya devam ediyor.
Faaliyet gösterdiği alanlarda katma değer yaratan, yenilikçi, dinamik ve saygın bir şirket olma vizyonuyla geleceğe bakan Consus Enerji, Türkiye’nin dört bir köşesinde doğru enerji yatırımlarına imza atıyor.
SARPER DAMITIMCILIK A.Ş.
2007 yılından beri alkollü içecek sektöründe faaliyet gösteren Sarper Damıtımcılık A.Ş., Anadolu coğrafyasının zengin ve benzersiz yeme-içme kültürünü daha iyi anlamak, geleceğe taşımak ve Dünya’yla buluşturmak için lezzeti en yüksek standartlarda işleme hedefiyle Sarper Ailesi tarafından kuruldu.
Manisa Akhisar’da bulunan Sarper Damıtımhanesi'nde hammaddenin en kalitelisi doğrudan yerel üreticilerden temin edilir, hem geleneksel hem de yenilikçi yöntemlerle lezzet titizlikle işlenir ve alkollü içki sektöründeki ürünler kardeş şirket olan Beylerbeyi İçecek Pazarlama A.Ş. ile İzmir'deki merkez ofis, satış ekipleri ve bayi ağıyla Türkiye'nin her noktasına ve 6 kıtada 17 ülkeye ulaştırılır.
Sarper Damıtımcılık A.Ş., eylem ve kararlarının çalışanları, paydaşları, toplum ve gezegenimiz üzerindeki etkisi konusunda sorumluluğunu son derece ciddiye alır, olumlu ve kalıcı çevresel ve sosyal değişim için bu etkinin her zaman adil, kapsayıcı ve sorumlu olması duyarlılığı ile hareket eder.
UPCYCLE ISTANBUL ART&DESIGN FESTİVALİNDE YER ALACAK OLAN STANTIMIZA SİZLERİ DE BEKLİYORUZ!
♻️İstanbul’un ileri dönüşümü odağına alan festivali Upcycle İstanbul Art and Design Festival 16 Eylül Dünya Temizlik Günü ve 17 Eylül tarihlerinde Müze Gazhane’de gerçekleşecek. Festivalin bu seneki teması ise sorumlu tüketim.
♻️Sürdürülebilirlik konusunda farkındalık yaratan sanat eserlerine, atıklara ikinci şans veren tasarımlara ve çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapacak festival, herkesi tüketim alışkanlıklarının yarattığıçevresel etkiyi birlikte sorgulamaya çağırıyor.
ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer 16 Eylül Dünya temizlik gününde saat 16:30’da PlumeMag Kurucusu Bihter Ayyıldız’ın sorularını cevaplıyor. Temizlemek mi? Kirletmemek mi?
UPCYCLE İSTANBUL SAHNESİ PROGRAMI
16 Eylül / Dünya Temizlik Günü /16.30-19.30
Upcycle İstanbul Talks
Moderatör: Bihter Ayyıldız / PlumeMag Kurucusu Temizlemek mi Kirletmemek mi? / 16.30-17.00 Peki neden kirletiyoruz?
Söz Uçar Eylem Kalır / 17.00-18.00
ARA (10 dakika) Genç Görüş ve Birlikte İyiye Dönüş / 18.10-18.50
İleri Dönüşen Ses Manzaraları / 18.50-19.10
Dr.Oğuz Öner /Ses Dokucuyu ve Araştırmacı /Sesin Doğası 18.50-19.10 Etkileşimli Müzik Performansı / 19.10-19.30
İleri Dönüşen Ses Manzaraları /Dr.Oğuz Öner 17 Eylül / 17.00-19.10
Doğayı sanatla anlamak ve Empati Köprüleri Kurmak
ARA (10 dakika)
İklim Krizi ve Çevre Temalı Kısa Film Gösterimi (Zeynep Atakan seçkisiyle) 19.30-21.30
|
ÇEVKO Vakfı Gönüllüleri ile Buluştu
ÇEVKO Vakfı, Türkiye'de ambalaj atıklarının ekonomik ve düzenli geri kazanımı için sanayi, yerel yönetim ve tüketicilerin katkı ve katılımları ile sürdürülebilir bir geri kazanım sisteminin kurulmasına katkıda bulunmak amacıyla bundan tam 32 yıl önce kuruldu.
Çevreyi koruma kapsamında her daim bilinçlendirme faaliyetlerinde bulunan vakfımızın etki alanı gönüllülerimizin de katılımı ve desteği ile git gide büyüyor. Döngüsel ekonomi kavramının hayatlarımızda yer bulmaya başladığı bu dönemde biliyoruz ki her birimiz birey olarak bu zincirin bir halkasıyız. Dolayısıyla bizler de vakıf olarak, dokunabildiğimiz, ulaşabildiğimiz her bireyi bu konuda bilgilendirmeyi, bu halkayı büyütmeyi gönülden istiyoruz. Bu işe de gönüllülerimizden başlamak, onları bu gayeye ortak etmek amacıyla 15 Ağustos tarihinde çevrimiçi bir toplantı düzenleyerek, gönüllülerimizle buluştuk.
Toplantı başlarken Genel Sekreterimiz Mete İmer söz alarak, öncelikle ÇEVKO Vakfı hakkında bilgilendirmede bulundu. Ardından ise gönüllü dostlarımızla birlikte çıkmak istediğimiz bu yolda kendilerine ne kadar güvendiğimizden bahsederek kendilerini bizlerle iletişim halinde olmaya davet etti ve sahip oldukları bu bilgilerle aynı değişim etkisini kendi çevrelerinde de başlatmaları için çağrıda bulundu. Vakfımız Kurumsal İletişim ve Yeşil Nokta Müdürü Hülya Ataman ise, gönüllü olmanın öneminden, hayatımıza kattıklarından söz ederek, ÇEVKO’da gönüllü olmanın ne demek olduğuna dair bilgiler paylaştı. Sahip olduğumuz tek dünya için bireylerin yapabilecekleri konusunda bilgilendirmelerde bulunması için sözü Kurumsal İletişim ve Eğitim Sorumlusu Merve Gümülcine Kar’a bıraktı. “Çevre Sorunlarını Önlemede Bireye Düşen Görevler” isimli bir sunum paylaşan Kar, öncelikle yüzleşmekte olduğumuz çevre sorunlarının ciddiyetine vurgu yaparken ardından bu sorunları önlemek için hayatımızda neleri değiştirebiliriz, nasıl olumlu yönde katkı sağlayabiliriz sorularına yanıt olabilecek bilgiler paylaştı. Bu kapsamda, 3R Reduce-Reuse-Recycle kuralı ile satın alma sürecinden başlayarak ambalaj atıklarının ayrılmasına kadar geçen süreçte nelere dikkat edebileceğimize değinerek bilinçli tüketim fikrinin davranış alışkanlığı olarak hayatımızda yer alması gerektiğine vurgu yaptı. Ambalaj atıklarının tanımanın ve ayırmanın önemine dair örnekler veren Kar, gönüllülerimize evde nasıl bir ayrım yapabilecekleri konusunda bir yol haritası çizmeye çalışarak kendilerini yönlendirdi. Bireylerin bu konuda kendi üzerlerine düşeni yapmasının bu yaşam döngüsünün devamlılığını sağlayacağını, bu sayede etkili bir şekilde ilerleyebilecek olan geri kazanım sistemi adına büyük katkıda bulunmuş olacaklarının altını çizdi.
Toplantının sonunda gönüllülerimizin sorularının yanıtlanmasının ardından, önümüzdeki süreçte kendilerinin de katılabileceği organizasyonlarımız ve projelerimiz için bir ön bilgilendirmede bulunuldu. Sizler de gönüllü olmak isterseniz, başvuru formunu doldurarak aramıza katılabilirsiniz. Bizlerle paylaştığınız e posta adreslerinizden sizlerle iletişime geçiyor, sizleri gelecek etkinlikler için haberdar ediyor olacağız. Bunun dışında tüm sosyal medya kanallarından bizleri takip edebilir, tüm sorularınız için internet sitemizde yer alan iletişim bilgilerimizden bizlere ulaşabilirsiniz.
ÇEVKO Vakfı Sosyal Medya Hesapları için Tıklayınız:
ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu'nun Küresel Isınma Kurultayı Komitesi işbirliğiyle gerçekleştirdiği ve iklim krizi konusunu tüm yönleriyle ele alan 2023 ÇEVKO Vakfı Söyleşilerinin üçüncüsü, "İklim Değişikliği, Yeşil Mutabakat ve Sürdürülebilirlikteki Son Gelişmeler" başlığıyla gerçekleştirildi. Çevrimiçi düzenlenen söyleşinin moderatörlüğünü Küresel Isınma Kurultayı Komitesi Başkanı Celal Toprak üstlenirken, söyleşiye ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer ev sahipliği yaptı. Söyleşinin konuşmacıları ise CarrefourSA İSG, Çevre, Kalite Güvence ve Sürdürülebilirlik Grup Müdürü Tayfun Akusta, Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Atık Yönetimi Koordinatörü Doç. Dr. Ece Ümmü Deveci ve Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi İklim Elçisi Ahmet Fatih Akansu’ydu.
ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer: “Eylem Planının Hazırlık Aşamasına Gelmesinden Memnuniyet Duyuyoruz”
Küresel Isınma Kurultayı Komitesi Başkanı Moderatör Celal Toprak, söyleşilere üniversitelerin de dahil edilmesinin büyük önem arz ettiğini belirtirken bu konudaki duyarlılığı için ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer’e teşekkür ederek sözü kendisine bıraktı. Sözlerine “Öğretim üyelerimiz, öğrencilerimiz gerçekten önemli paydaşlarımız. Bu yıl hem sanayi kuruluşlarımız hem üniversitelerimizle birlikte bu etkinlikleri düzenliyoruz” diyerek başlayan Mete İmer, şöyle devam etti: “Birkaç önemli gelişme hakkında bilgi vermek istiyorum. Ağustos ayında bize ulaşan üç önemli yasal düzenleme var. Bunlardan ikisi eylem planı hazırlığı, diğeri de iklim yasa taslağı. İklim krizi ile savaşımda bizim bir iklim yasamızın olması, karbona bir bedel ve bir sınır konulması oldukça önemli. T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından, muhtemelen çeşitli paydaşların katkısıyla hazırlanan eylem planları ise, belli bir başlık altındaki her bir eylem için, hedef yıl, çıktılar ve performans göstergeleri, sorumlu kuruluş, ilgili kuruluşlar gibi ayrıntılı bilgileri içeriyor. Sera gazı salımını azaltacak atıkla ilgili iklim değişikliği eylem planındaki alt başlıklar şöyle: Katı atıkların ve atık suyun oluşmadan önlenmesi ve azaltılması, atıkların geri dönüşümü ve geri kazanım oranlarının arttırılması, düzenli depolama tesislerine ön işleme tabi tutulmadan gönderilen atık oranının azaltılması, atık su yönetiminin ve arıtma altyapısının iyileştirilmesi, sıfır atık uygulamaları ve sera gazı emisyon azaltımı kapsamında toplumsal farkındalığın artırılması, atık yönetiminin döngüsel ekonomi prensipleri ve sera gazı emisyon azaltımı dikkate alınarak iyileştirilmesi için teşvik ve finansman mekanizmalarının geliştirilmesi, bununla ilgili Ar-Ge faaliyetlerinin artırılması ve teknolojik altyapı geliştirilmesi, atıkların üretimde/hammadde kaynak olarak kullanımının arttırılması ve atık yönetiminde kullanılan taşıtlardan kaynaklanan sera gazı emisyonlarının azaltılması.”
ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, ÇEVKO Vakfı olarak, sera gazı salımlarının azaltımına yönelik, atıkla ilgili iklim değişikliği eylem planının hazırlık aşamasına geldiğini görmekten memnuniyet duyduklarının altını çizdi: Avrupa Birliği’nde döngüsel ekonomi eylem planı; arkasından da yasal düzenlemeler yapıldığı zaman biz de buna bir şekilde uyum sağlamak, kendi eylem planlarımızı ortaya koymak zorundayız, diyorduk ve çağrıda bulunuyorduk. Şimdi hazırlık aşamasına gelindiğini memnuniyetle görüyoruz. Burada hep sözünü ettiğimiz, atıkların birer kaynak olduğu, hammadde olduğu; geri dönüşümün önemi, geri dönüşümün arttırılması, hedeflerin buna uygun halde yükseltilmesi. Bizim baştan beri, özellikle atık yönetiminde savunduğumuz, Genişletilmiş Üretici Sorumluluğu (GÜS) modeliyle finansmanın sağlanması finansman mekanizmaları arasında sayılıyor. Benzer şekilde hazırlanmış bir de döngüsel ekonomi eylem planı taslağı var. Elbette bu planlar kesinleştikten sonra önemli olan, eylemleri faaliyete, uygulamaya sokmak; belirlenmiş hedefler ve tarihler gelince eylemlerin gerçekten sonuca ulaşmış olması. Tabii, bu çok kapsamlı bir iş ve bu konuda başarıyı bir bakanlıktan veya sadece bakanlıklardan, devlet kurumlarından beklemek haksızlık olur. Onun için, sanayi kuruluşları, sivil toplum, üniversiteler, bireyler, yani tüm paydaşlar olarak hepimiz bu konuda destek olmalıyız. . İklim kriziyle mücadele anlamında artık bütünsel olarak, farklı bir ekonomik modele geçmek gerekiyor. Öncelikle bunun farkına varmalı, bunun ne anlama geldiğini tüm taraflarla paylaşmalı ve birlikte çalışmalıyız.”
CarrefourSA İSG, Çevre, Kalite Güvence ve Sürdürülebilirlik Grup Müdürü Tayfun Akusta: “Mottomuz; Yaşam İçin Doğrusu”
CarrefourSA İSG, Çevre, Kalite Güvence ve Sürdürülebilirlik Grup Müdürü Tayfun Akusta, dünyadan ve Türkiye’den güncel bilgiler paylaşarak başladığı konuşmasında önemli açıklamalar yaparak şöyle devam etti: “CarreforSA olarak sürdürülebilirlik faaliyetlerimizin tümünü bir motto altında topladık: “Yaşam İçin Doğrusu”. Çalışanlarımız, paydaşlarımız, müşterilerimiz ve dünyamız için, kısacası yaşam için doğrusunu yapma hedefiyle çalışıyoruz. Her biri için sürdürülebilirlik çatısı altında neler yapacağımızın adını koyduk, bunun da iletişimini gerçekleştirdik. CDP (Carbon Disclosure Project) kapsamında ilk kez puanlanan “Ormansızlaştırma” modülünde Türkiye’den raporlama yapan tek gıda perakende şirketiyiz. İlk kez raporlama yaptığımız bu modülde B notu alarak önemli bir başarı elde ettik. Ayrıca "Su” modülünde tüm dünyada sadece 103 şirketin yer aldığı “Global A List”e girmeyi başardık. Bu da çalışmalarımızın şeffaflığını ve samimiyetimizi ortaya koyuyor. Sabancı Holding’in (Karbon Net Sıfır) hedefine uyumlu bir şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2022 Sürdürülebilirlik Raporumuzu yakında yayınlayacağız. Geçen Eylül’den bu yana, gıda atığını ortadan kaldırmaya yönelik çalışmalar yapıyoruz ve projenin başlangıcından bu yana 400 tondan fazla gıdayı atık olmaktan kurtarıp faydaya çevirdik. Görüntüsüne Aldanmayın, Tadına Şans Verin projemiz ile son kullanma tarihi yaklaşmakta olan ürünlerin de hem satışını hem farklı şekillerde değerlendirilmesini sağlayacak bir çalışmaya imza attık. Kendi Kabınla Alışveriş, CarrefourSA Bizim Bahçe, Doğa Dostu Tabak (ÇEVKO dahil ödüller alan bir proje) da diğer önemli projelerimizden. Bunun yanı sıra atık bitkisel yağları müşterilerimizle birlikte mağazalarımızda toplayarak geri dönüştürülmesini sağlıyor, buradan elde edilen geliri de Tohum Otizm’e bağışlıyoruz. Ayı şekilde atılla pillerin geri dönüşümünden elde ettiğimiz geliri de AÇEV’in Okuyan Bir Gelecek kampanyası sayesinde çocuklar için kitaba dönüştürüyoruz. 2022 yılında 17 sürdürülebilir ürüne imza atarak yüzde 26 artış sağladık. Bu ürünlerimizi, bir önceki yıla göre en az yüzde 5 oranında artırmayı hedefliyoruz.”
Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Atık Yönetimi Koordinatörü Doç. Dr. Ece Ümmü Deveci: “Üniversitemizde Halka Dokunan Çalışmalara Da İmza Atıyoruz”
“Halka ve öğrenciye dokunan çalışmalar yapıyoruz” diyen Doç. Dr. Ece Ümmü Deveci çalışmaları hakkında bilgi verdi: “2018 yılında Sıfır Atık sisteminin kurulması ile sürdürülebilirlik çalışmalarımızı devreye soktuk. Hep bir adım daha nasıl ilerleyebiliriz, diye düşünerek devam ediyoruz. Rektörümüz Prof. Dr. Hasan Uslu da, daha önceki rektörümüz Prof. Dr. Muhsin Kar gibi, bu çalışmalarımıza büyük destek veriyor. Pandeminin ardından yüz yüze eğitim başladığı zaman da durmadık, devam ettik. Kupasını getir, çayını götür uygulamasından tohum topu projesine kadar hiç durmadık. Gençlerimizle birlikte hareket etme felsefesiyle yola çıktık. Yeni planlarımız var. Bu yıl bir de deprem vurdu. Deprem olan bölgelerde tek kullanımlık ürünlerin daha fazla kullanıldığı ve atığın azaltılması çabalarının azaldığını gördük. Tek kullanımlık ürünlerin azaltılması, hayatımızdan çıkması gerektiğini düşünüyorum. Atığı kaynağında yönetebilmek için de sadece üniversitelerde yaptığımız çalışmalar yeterli değil, toplum olarak da yapmamız gerekenler var. Öğrenciye bu güdüyü verdikten sonra evlerinde de devam etmelerini desteklememiz gerekiyor. Dünyada şu anda 11.2 milyon katı atık söz konusu. Bu kadar atığın kaynağı sadece insan! O zaman bunu yönetecek olanda insan olacak. Bu nedenle su kullanımından elektrik kullanımına kadar hayatın sürdürülebilir olabilmesi, gelecek nesillere kaynakların aktarılabilmesi ve yaşanabilir bir dünya bırakmak için su kullanımına, elektrik kullanımınakaynaklarımıza farklı bir bakış açısıyla bakmamız gerekiyor. Katı atıkların genelinin sorumlusu insanlık. O yüzden de insanların yaşam tarzlarında farklı değişikliklere gitmesi gerekiyor. Belediyelerin ikinci el kullanımlarını, bazı internet sitelerindeki ikinci el ürünlerin satışını destekliyorum. Sıfır Atık aynı zamanda kaynağında azaltmak demek. Daha az alışveriş, tek kullanımlık ürünleri azaltmak, atık miktarını azaltmak da büyük önem taşıyor. Üniversitede topladığımız atıkların ikinci ihalesini de yapıyoruz, döngüsel ekonomiye kazandırdığımız için heyecanlıyız. İstiyoruz ki atığımız daha az olsun ve bizler de daha az toplayalım, Karbon Ayak İzi’ni azaltacak şekilde enerji, su kullanımını azaltalım istiyoruz. Artık atığın daha verimli yönetilebilmesi için Yapay Zeka’yı atık toplama çalışmalarında da kullanmalıyız. Belediyelerin hem insan kaynağını hem enerji kaynağını daha verimli kullanabilecekleri sistemlere yönelmeleri gerektiğini düşünüyorum. Atığı verimli toplayamıyor, atığı kaynağında ayıramıyor, insanlar da geri dönüştürülebilir atıklarını topladıklarında bana soruyor. Üniversitedeki atık kutusuna getirip atıyorum ama evimde bunu yapamıyorum, diyor. O zaman bu kadar çaba niye? Atıkların doğru yönetilmesi için bilimsel verilerimiz var ama maalesef bilgisayardaki dosyalarda ya da kütüphanede. Artık o bilgilerin hayata geçirilmesinin vakti geçiyor. Bu nedenle akademi, toplum ve sanayinin birlikte hareket etmesi şart.”
Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi İklim Elçisi Ahmet Fatih Akansu: “Üniversitemizde 18 Ayrı Atık Türü, Kaynağında Kontrol Ediliyor”
Fatih Akansu, Niğde Ömer Halis Demir Üniversitesi’nin iklim dostu Yeşil Kampüsü ve Sıfır Atık uygulamalarını örneklerle anlattı: “Üniversitemiz, YÖK ve Çevre, Şehircilik İklim Değişikliği Bakanlığı’nın ortak imzaladığı Sürdürülebilir ve İklim Dostu Kampüs Protokolü kapsamında 11 pilot üniversiteden biri. Aralık ayında çalışmalarımız nedeniyle Sıfır Atık En İyi Uygulama ödülünü aldı. Üniversitemizde plastik atıklardan tıbbi atıklara 18 ayrı atık türü, kaynağında kontrol ediliyor. Mevcut 32 bina, 483 noktada 2 bin 900 atık kutusu var. Altılı ayırma biriktirme ekipmanı kullanıyoruz. Sürdürülebilirlik çalışmalarımızda 5 temel ilkeyi göz önünde bulunduruyoruz: Somuttan Soyuta İlkesi, Kolaydan Zora İlkesi, Kişiye Göre İlkesi, Yaşamsallık İlkesi, Yaparak Yaşayarak Öğrenme İlkesi. Üniversitemiz içerisindeki her bir birey eğitimden geçiyor. Fakültelere göre akran eğitimlerimiz de devam ediyor. Sıfır Atık yürüyüşü düzenledik, kampus içerisinde. Dış mekan atık kutusu tasarım yarışması düzenlendi. Sıfır Atık Kulübümüz var, benim de başkanlığını yürüttüğüm, kurucusu olduğum İklim ve Ekoloji Topluluğu kuruldu. Farkındalık faaliyeti olarak Atık Denetim Uygulaması da yapıldı. Öğrenciler tarafından çekilen amatör atık videolarını yayınladık, bu videoların yayınlanması daha çok video çekme isteği doğurunca bir anda büyümeye başladık. Resim öğretmenliği bölümü öğrencileri tarafından atık getirme merkezinden temin edilen atık kağıtlardan kağıt üretimi de gerçekleştirdik. Sıfır Atık Çalıştayı birçok iklim elçisininı ve diğer üniversitelerden yüzlerce öğrencinin de katılımı ilegerçekleşti. Yuvarlak masa toplantıları ve konferanslarla herkesin sıfır atığa karşı bakış açısı değişti. Çarşı kampus içerisinde 2 adet atık kağıt konteyneri ve plastik şişeler için 8 adet toplama kafesi de bulunmakta. Topladığımız atıkları da ana yerleşkemiz içerisinde yer alan atık getirme merkezinde topluyoruz. Çevre Haftası’nda belediyemiz ile birlikte faaliyetler gerçekleştirdik. Rektör hocamızın da katkıları ile bisiklet şenliği düzenledik, tohum topu atma etkinliği düzenledik, fidan dikme etkinlikleri düzenli olarak yapılıyor. İklim Değişikliği Hakkında Konuşalım adı altında BM diplomatlarıyla webinarlar düzenledik, devam edeceğiz. Sıfır Atık Bahçesi yapacağız. Bahçe sıfır atığa uygun olarak çalışacak. Filtre kahve ve çay ikramında bulunacağız ve kesinlikle atık çıkmayacak. Sıfır atık bahçesi içinde depozito makinası da olacak. Üniversitemiz aynı zamanda Hidrojen ve Yakıt Pili Teknolojileri İhtisas Alanında Uzmanlaşan Üniversite olarak seçildi. Yeşil Enerji Evimiz de var, güneş panellerinden ve hidrojen enerjisinden üretilen elektriği hem şebekeye veriyoruz hem de öğrencilerin telefonlarını şarj edecekleri üniteler için kullanıyoruz.”
ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer de, katılımcılara teşekkür ederek etkinliği şöyle sonlandırdı: “Avrupa’daki temaslarımız sonucunda öğrendiğimiz “döngüsel ekonomi” kavramından ilk kez 2017 yılında söz etmiştik. Şimdi memnuniyetle görüyoruz ki bu kavram ülkemizde de benimsenmiş durumda. Aslında Sıfır Atık, döngüsel ekonominin bir sonucu. Anadolu’nun ortasında hem Sıfır Atık konusunda hem de iklim krizine karşı yaptıkları çalışmalarla örnek davranışlar sergileyen Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi’nin bu çalışmalarını size aktarmaya vesile olmaktan büyük mutluluk duydum. Bu örnek uygulamaların çoğaltılması, ülkemizin süregelen sorunu olan atık azaltımı ve değerlendirilebilir atıkların, dijital yöntemler kullanılarak, entegre bir şekilde, kaynağında ayrı toplanması ve geri dönüştürülmesi için farkındalık yaratmayı sürdüreceğiz.”
Küresel Isınma Kurultayı Komitesi iş birliğiyle, ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu'nun hazırladığı "İklim Değişikliği, Yeşil Mutabakat ve Sürdürülebilirlikteki Son Gelişmeler" başlığını taşıyan üçüncü söyleşiyi, ÇEVKO Vakfı’nın YouTube kanalından da izleyebilirsiniz:
https://www.youtube.com/watch?v=HEdPdl6kZNk&list=PLULlBUyY5bb3-qoYLguMILrjisNI-ZGsM&index=3