Dünyamız dört bir yanda iklim değişikliğine bağlı yaşamsal sorunlarla yüz yüze.

Uzmanlar, küresel sıcaklık artışının yıllık 2 dereceyi aşması durumunda buzulların eriyeceğini, kıyı yerleşimlerinin ve değerli tarım arazilerinin sular altında kalacağını, küresel çapta iklim değişikliğine bağlı afetlerin yaşanacağı uyarısında bulunuyor.

Ancak iklim değişikliğini geri dönülmez noktaya gelmeden önce durdurmak hâlâ mümkün.

İşte bunun için dünyanın hemen her ülkesinden devlet ve hükümet başkanları, yetkililer, bilim adamları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri iki hafta boyunca Fransa'nın başkenti Paris'te, 21. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı'nda (COP21) bir araya geldiler.

Zirvede başta sera gazı emisyonları olmak üzere, küresel ısınmaya karşı yapılmış en kapsamlı, gezegenimizin kaderini değiştirecek tarihi kararlara imza atıldı.
Anlaşma metninde küresel ortalama sıcaklık artışının 1,5 ila 2 derece arasında sınırlandırılması, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı hazırlıklı olunması ve sera gazları emisyonunu azaltan çevreci ve sürdürülebilir ekonomilerin desteklenmesi gibi maddeler yer alıyor.

İşte Zirve'de, dünyamızın geleceğini ilgilendiren dünyanın geleceğini ilgilendiren 31 sayfalık anlaşmadan çıkan beş temel karar:

1. SICAKLIK VE UZUN DÖNEM HEDEFİ
Anlaşmaya katılan ülkelerin küresel sıcaklık artışını yüzyılın sonuna kadar 2
derecenin altında tutmak için çaba sarf etmesi gerekiyor. Asıl hedef ise küresel
ısınmanın en çok etkilediği, sular altında kalma tehdidi yaşayan ada ülkeleri
gibi toplumların talep ettiği gibi sıcaklık artışını 1,5 dereceye kadar çekebilmek. Sıcaklık artışının 2 derece ile sınırlandırılması, karbon emisyonunun yüzde 40 ila 70 seviyesinde azaltılması anlamına geliyor.

2. REVİZYON MEKANİZMASI
Ülkeler iklim zirvesinde alınan kararlar hakkında ne aşamada olduklarını her beş yılda bir göstermek zorunda. Buna göre ilk raporlama 2020'de olacak. Daha sonra, ilk değerlendirme toplantısı 2023 yılında gerçekleşecek.
Yani ülkeler 2 derece hedefine ne kadar yaklaşıldığını analiz edip, daha sonra planlar hakkında bir güncelleme yapacak. Bu her beş yılda bir devam edecek.

3. KARBON PİYASALARI
Anlaşmayla birlikte sera gazı emisyonunu azaltacak ve sürdürülebilir kalkınmaya destek verecek bir mekanizma kurulması da kabul edildi. Böylelikle ülkeler arasında "kirlilik" hedeflerini belirleyecek gönüllülük esasına dayanan ortak çalışmalar yürütülecek. Bu piyasa mekanizmasının kuralları ise daha sonra
belirlenecek.
Bu mekanizma ülkelere sürdürülebilir kalkınma ve sera gazını azaltma konusundaki proje ve stratejilerini sunma imkânı verecek. Bu projeler diğer ülkeler tarafından ödüllendirilebilecek.

4. ŞEFFAFLIK
Anlaşmaya imza atan ülkeler, emisyon kısıtlamalarını ölçmek ve gözlemlemek için bir yapı oluşturacak. Bu yapı, hangi ülkenin ne yaptığını denetleyecek ve böylelikle beklenen performansın altında gelişme gösteren ülkeler üzerinde bir baskı kurulabilecek.
Oluşturulacak yapı ülkelerden ne satın aldıkları, ne yaktıkları ve çöp olarak neyi ayrıştırdıkları hakkında kapsamlı kayıtlar tutmalarını isteyecek.
Gelişmekte olan ülkelere biraz daha esnek davranılabilecek. Küçük ada ülkeleri ve az gelişmiş ülkeler için daha düşük seviyede şartlar belirlenecek.

5. FİNANSMAN
Anlaşma, gelişmiş ülkelere gelişmekte olan ülkelerin kirliliği azaltmasında finansal destek sağlamasını zorunlu tutuyor. Taraflar 2025'e kadar iklim finansman bütçesi hazırlanacağını konusunda da karar birliğine vardı. 2020 ile 2025 arasındaki finansman 100 milyar dolar artırılacak.