International Solid Waste Association-ISWA tarafından düzenlenen 2015 Dünya Kongresi 7-9 Eylül 2015 tarihleri arasında Belçika'nın Antwerp kentinde düzenlendi.

Kongrenin hedef kitlesi olan atık konusunda çalışan profesyoneller, sanayiciler, dünyanın her yerinden, her seviyeden politika yapıcıları, araştırmacılar ve girişimciler bir araya gelip bu dönüşüm içinde kendi rollerini gözden geçirip tartıştılar.

ÇEVKO Vakfı Kamu ve Dış İlişkiler Müdürü Alphan Eröztürk, 8 Eylül, Salı günü düzenlenen GÜS konulu panelde EXPRA Genişletilmiş Üretici Sorumluğu - GÜS çalışma grubunu temsilen panelist olarak yer aldı.

ISWA 2015'i değerlendiren kongrenin bilimsel başkanı Prof. Dr. Karl Vrancken'ın kapanış konuşması ise şöyle;

ISWA2015 Dünya Kongresinde gördük ki, atık yönetimi çok canlı ve heyecanlı bir grup insanın çalıştığı bir sektör. Kongrede yeni içgörüler sunuldu; yenilikçi teknolojiler, iyi yönetişim ve sektörün değişen rolü tartışıldı. Çok keyifli vakit geçirdik. Kongre bize son birkaç on yılda çok önemli gelişmeler kaydedilmiş olduğunu, öncü örnekler ve yerleşmiş iyi uygulamalar bulunduğunu gösterdi. Ancak yine gördük ki, nüfus yaşlandıkça ve şehirler büyüdükçe bir dizi önemli zorlukla karşı karşıya kalıyoruz.

En acil konular:
- düşük ve orta gelir düzeyindeki ülkelerde atık toplama
- açık çöp döküm sahalarının kapatılması
- atık bertarafından malzeme yönetimine geçiş yapılması gerekliliği
 

Flanders ve Antwerp Şehri gibi Batı Dünyasının kimi bölgelerinde toplama oranları %100, geri dönüşüm oranları %70'e ulaşmış durumda. Yine de tüm dünyada daha fazla geri dönüşüme, değer katmaya ve yeniden kullanıma olanak sağlayacak atık toplama programlarını güçlendirmek ve ayrı toplama uygulamasını yerleştirmek gerekiyor. Gelişmekte olan bir çok ülkede toplama oranları %40-60 seviyelerinde. Bu oranları yükseltmek için girişimde bulunmalıyız. Yüksek gelirli ülkelerden aldığımız dersleri, gelişmekte olan dünyaya uygulamalı ve performansı yüksek atık yönetim sistemlerine geçiş yapmalarına yardım etmeliyiz. Öngörülen nüfus artışıyla birlikte, gelişmekte olan ülkelerdeki bir çok şehrin atık üretiminin önümüzdeki yıllarda iki katına çıkması bekleniyor. Sektör yatırımları sadece atık toplama ve atık yönetim altyapısıyla sınırlı kalmamalı, kaynakta önlemeye de yatırım yapılmalıdır.

ISWA, mevcut açık çöp döküm sahalarının kapatılmasına öncelik vermek istiyor. Bu önceliğin, daha yüksek gelir düzeyindeki ülkelerin kalkınma destek programlarına yansıtılması gerekir.

Hindistan, Endonezya ve Filipinler'deki açık atık sahalarının yaşam beklentisine etkisi, sıtmadan bile daha olumsuzdur. Dünyanın en büyük 50 çöp döküm sahası, 64 milyon insanın hayatını etkilemektedir (bu rakam Fransa'nın nüfusuna eşittir). Temizlemenin maliyeti yüksek olsa da sorun karşısında âtıl kalmanın toplumsal maliyeti çok daha yüksektir.

Dünyanın atık yönetiminden (sorunun temizlenmesi) malzeme yönetimine (topluma işlevsel ürün ve hizmet temini) geçiş yapması gerekmektedir.

Döngüsel ekonominin gelişmesini güçlendirmek ve desteklemek için ISWA ve atık yönetimi sektörü, değer zincirinde yer alan tüm aktörlerle proaktif bir ilişki kurmayı ve tüm oyuncuları kapsayan gerçek anlamda bir ekip çalışması yapmayı arzulamaktadır. Madencilik, imalat ve tüketici ürünleri üreten büyük şirketlere ulaşıp atığın önlenmesi konusundaki bilgilerimizi onlarla paylaşmalı ve rolümüzü güçlendirmeliyiz.

Malzeme döngüsü ancak ürün, parça ve malzeme kalitesine daha fazla özen göstererek iyileştirilebilir ve kapanabilir. İkincil malzemeler de birincil malzemeler için geçerli olan kalite standartlarına taşınmalıdır. Bu durum, atık malzemelerin tasarımı, demontajı, toplanması, ayrılması ve işlenmesine yansımalıdır.

Yapılan sunumlardan, sürdürülebilir atık ve malzeme yönetim hizmetlerinin uygulanmasını destekleyecek teknolojilerin mevcut olduğunu öğrendik. Bu teknolojileri gıda atığı, deniz çöpü, inşaat ve yıkım atığı, elektronik ve tehlikeli atıkları yönetmekte; enerji, ısı veya kimyasal üretmekte kullanmak mümkündür ve gereklidir. Aynı zamanda gördük ki, sistematik değişiklerin tabanında küçük ölçekli ve yerel girişimler yatmaktadır.

Atık yönetiminin halk sağlığı, iklim değişikliği ve sürdürülebilir kalkınma üzerindeki etkileri, bunlarla olan sıkı ilişkisi daha etkin ve açık bir şekilde vurgulanmalıdır. Atık yönetimi bağımsız bir silo halinde ele alınamaz. Atık yönetimini siyasi gündemin daha üst sıralarına taşımak için aradaki bu bağları açık olarak ifade etmeliyiz. Birleşmiş Milletler Çevre Meclisi (UNEA) bu süreçte önemli bir rol oynayacaktır. Nairobi'de düzenlenecek bir sonraki UNEA toplantısına tüm dünyadan bakanlar katılacak ve siyasi farkındalık artırılacaktır. Aynı zamanda atık yönetiminin önemiyle ilgili bir BM kararı çıkarma hazırlıkları da devam etmektedir.

Şimdi masalarımızda Global Waste Management Outlook (Küresel Atık Yönetimine Genel Bakış) raporu durmakta. Bu çalışma bize hedefli eylemin temelinde veri toplamanın yattığını gösterdi. Bölgesel düzeyde de benzer analizler yapmalıyız. ISWA bu süreci desteklemek istiyor. Ayrıca sağlam verilerin toplanabilmesi için sektörde daha fazla şeffaflığa gerek duyulduğunun da farkındayız.

Sizden ve ISWA'dan beklentim, GWMO raporunu ve bu konferansın sonuçlarını siyasetçiler, girişimciler, öğrenciler ve kamuoyuyla paylaşmanızdır. Global Waste Management Outlook, bir dizi somut eylem sunmakta ve gideceğimiz yönü bize açıkça göstermektedir.

Kaynaklarımızın ve atığın en iyi şekilde değerlendirilmesi dileğiyle.

Prof. Dr. Karl Vrancken
ISWA2015 Dünya Kongresi Bilimsel Başkanı